Akşener'den Sinan Ateş çağrısı

Gündem

İYİ Parti lideri Meral Akşener, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunuyor.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM'deki haftalık grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor.

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

* Bugün aramızda, çok özel misafirlerimiz var. Fedakârlığın ve özverinin, çok kıymetli temsilcileri var. Mesleğini, onuruyla yapmaya çalışan, cefakâr kardeşlerimiz var.  Değerleri bilinmeyen, haklarını alamayan; hatta, “giderlerse gitsinler” denip, horlanan; ama her şeye rağmen, memleketlerinde kalmayı seçen; kahraman tıbbiyelilerimiz ve sağlık çalışanlarımız, beyaz önlükleriyle, bugün aramızdalar. Milletin kutlu meclisinde, başımızın üstlerinde yerleri var. Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz!

* Bildiğiniz üzere dün, Tıp Bayramı’nı kutladık. Bundan tam, 104 yıl önce; 19 yaşındaki Hikmet Boran’ın ve tıbbiyelilerin, Millî Mücadelemize olan, inançlarını kutladık. Vatanımız için verdikleri, şanlı mücadeleyi kutladık. Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane'den yükselen, o büyük cesareti kutladık. 14 Mart; Vatan sevgisini, sözle değil; görevlerini en iyi şekilde yaparak gösteren, tıbbiyelilerin bayramıdır. Bu vesileyle; Kendini, vatanına ve milletine adayarak, ülkemizin bağımsızlık ateşini büyüten, Tıbbiyeli Hikmet’in, göğe kaldırdığı bayrağı, bugün devralan, tüm hekimlerimizin, 14 Mart Tıp Bayramı’nı, yürekten kutluyorum. İyi ki varsınız! İyi ki buradasınız! Başta vatanımızın kurtarıcısı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Cesaretin sesi olan, Doktor Hikmet Boran’ı, İstiklalimizin, neferleri olan, tıbbiyelilerimizi, ve istikbalin destanını yazan, tüm Milli Mücadele kahramanlarımızı; Saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.

* Pandemide, yaklaşık 100’ü doktor olmak üzere,  600’ün üzerinde sağlık çalışanımız, hayatını kaybetti. Ayrıca, son yıllarda kışkırtılarak, azdırılan, sağlıkta şiddet eğilimi nedeniyle, görevleri başında saldırıya uğradılar, öldürüldüler. Ülkemizi derinden yaralayan, 6 Şubat depremlerinde ise, 94’ü doktor, 448 sağlık çalışanımızı kaybettik. 528 sağlık çalışanımız ise yaralandı. 

* Onlara reva görülen, tüm zorluklara rağmen, depremden sonra bile, görev yerlerini terk etmeyen; ülkemizin her şehrinden, tüm engellemelere rağmen, deprem bölgesine, vatan sevgisiyle koşan; doktorlarımızın ve sağlık çalışanı kardeşlerimizin,  özellikle bu zor süreçteki çalışmalarını, takdirle izledik. Her ne kadar, iktidarın başı ve liyakatsiz ekibi,  onların, bu büyük fedakârlıklarına karşı, büyük bir vefasızlık göstermeye, devam etse de; bu kötülüğün, artık sonuna geliyoruz. Çünkü, o sene bu sene! 15 Mayıs’ta, “giderlerse gitsinler” diyenler çekip gidecek; doktorlarımız ise, baş tacı olarak kalacak.

ERDOĞAN'A 'SİNAN ATEŞ' ÇAĞRISI

* Adaleti kör, vicdanı sağır, kalbi taştan bu düzende; Susanlardan olursam, Sinenlerden olursam,Korkanlardan olursam, Milletim bana, hakkını, helal etmesin! Bir yiğidin peşine, bin namussuz takılmışken; Bir eşin yüreğine, ateşler düşmüşken; Bir çocuğun yüzüne, hasret acısı vurmuşken; Göz yumanlardan olursam, Milletim bana hakkını, helal etmesin! Bengisu’nun, Banuçiçek’in, Ayşe’nin, Gözyaşlarının hesabını sormazsam; Haklarını aramazsam; Sinan Ateş’i unutursam, unutturursam; Milletim bana hakkını, helal etmesin! Bak Sayın Erdoğan; Hani, göz göre göre yaptığın, her hatanda, Her beceriksizliğinde, Her iş bilmezliğinde, Çıkıp çıkıp, milletimizden, helallik istiyorsun ya…İşte sana fırsat. İki güzel çocuğun, bir acılı annenin, ve yüreği yaralı bir milletin, helalliğini alma fırsatı… Hadi bakalım, Sayın Erdoğan.

* Ayşe Ateş kızımıza, söz veren sen değil miydin? “Ben bu işin peşine düşeceğim.” diyen, sen değil miydin? Bengisu’ya, Banuçiçek’e, söz veren sen değil miydin? Sözünden dönmek mertliğe sığar mı? Hani milletin adamıydın? Hani cumhurun reisiydin? Haydi bakalım. O makamın, kendi kendine taktığın, o sıfatların, hakkını ver de, görelim bakalım. Ama veremezsin. O sözleri tutamazsın. Çünkü her şey ortada.  Gün ortasında, başkentin göbeğinde işlenen, bu cinayetin üstünden, tam, 3 buçuk ay geçti.

"EMRİ VERENLER, SERBEST KALDI"

* Adalet, hâlâ yerini bulmadı. Açılan dava, bir milim bile ilerlemedi. Suçluların gözaltına alınacağı yerde; Adalet gözaltına alındı. Suçlulara kelepçe takılacağı yerde; Adalete kelepçe takıldı. Cinayetin failleri yakalandı. Ama ona yardım ve yataklık edenler, serbest bırakıldı. Telefon kayıtlarında, tüm ilişki ağı ortaya döküldü.Katiller yakalandı. Ama emri verenler, serbest kaldı. 

Yorumlar (1)

1 1 Yıl Önce

1

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.