Kılıçdaroğlu: "Belediye başkanlarımız 11 milyon vatandaşımıza yardım götürdü"

Meclis

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, toplatılan afişlere tepki olarak meclise asılan “128 milyar dolar nerede?” afişleri ile grup toplantısını gerçekleştiriyor.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından öne çıkan satır başları:

CHP'Lİ BELEDİYELERİN ÇALIŞMALARI

Ramazan ayı içindeyiz. Duygularımızın yoğunlaştığı, iç hesaplaşma yapacağımız bir ay. Belediye başkanlarımız çalışıyor. 11 milyon vatandaşımıza yardım götürdüler. Kimisine maske, kimisine burs, tablet. Hangi kanaldan ulaşırsa ulaşsın belediye başkanlarımız yardım götürdü.

Belediye başkanlarımıza dedik ki: Ayrım yapmayacaksınız. Tüm hizmetlerinizi belde halkı için yapacaksınız. Sizi oraya taşıyanın halk olduğunu unutmayacaksınız. Fakir mahallelere pozitif ayrım yapacaksınız. O mahalleler sizden önceki belediye başkanları tarafından çok ihmal edildi. Yoksullara yardım yaparken yoksulun onurunu koruyacaksınız. Harcadığınız her kuruşun hesabını millete vereceksiniz. Cebinizdeki para sizin değil millettin parası. İsraftan kaçının, işi ehline verin dedik. Belediyeleri adaletle yönetin herkes adaletle yönetmeye özen gösteriyor. 

EMEKLİ AMİRALLERE BİLDİRİ GÖZALTISINA TEPKİ

Bizde bir söz vardır "Allah insanı kuru iftiradan sakınsın diye" Montrö Sözleşmesi tartışmalarından rahatsız olan emekli amiraller bir açıklama yaptılar. Onların iradesi dışında açıklamanın metninde bazı değişiklikler yapıldı. Onların iradesi dışında birilerinin aracılığıyla gece yarısı bu açıklama yayınlandı. Onların iradesini suistimal edenler iktidara yakın olanlardır. Saray burdan bir darbe iması çıkarmak istedi. Arkasından da dönüp bak işte CHP var bu işin arkasında dedi. Ne oldu? Hangi CHP vardı? CHP ile ilgili tek kelime bile yok. Devlet, polis, jandarma senin elinde. Kalktın, utanmadan sıkılmadan beni suçladın. 

CHP EKONOMİ MASASI ZİYARETLERİ

Bu söylediklerimin gerek ben, gerekse milletvekili arkadaşlarım gittikleri her yerde özenle anlatıyorlar. Geçen hafta ben Sinop'taydım. Ekonomi Masamız Malatya ve Adıyaman'daydı. Milletvekillerimiz ve parti meclisi üyelerimiz de Yalova, Karabük ve Kars'a gittiler. Diyorlar ya; "CHP çalışmıyor" Cumhuriyet Halk Partisi'nin çalıştığı kadar kimse çalışmıyor. Yan gelip yatmıyoruz, Saray'dan medet ummuyoruz. Çünkü biz Cumhuriyet Halk Partisi'yiz. Çünkü biz yandaşlar için değil, vatandaşlar için çalışıyoruz. 

ÜLKEDEKİ EKONOMİK KRİZ

10 milyonun üstünde işsiz varsa bir ülkede orada huzur olmaz. Bereket olmaz. Kargaşa çıkar. Ülkeyi yönetenler bunun farkında mı? Bir elleri yağda bir elleri balda. Vatandaşın çektiği ızdırabı bilmiyorlar. 

Karabük'e giden arkadaşlarımız, bir esnaf ; "Hükümet her şeyi eline yüzüne bulaştırdı. Resmi enflasyonla bizim enflasyonumuz arasında dağlar kadar fark var. Üç gün kapat, beş gün aç. Nasıl lebaleb kongre yaptılarsa bunun çözümünü bulmaları lazım" diyor. Bulamazlar kardeşim. Pandemiyi bütün Türkiye'ye yayarlar. İnsanlar ölmüş, umurlarında değildir. "Kompoze gübre 2020 yılı son aylarında 100 liraydı. Şu anda 150 lira. DAP gübre 130 liradan 250'ye çıktı" diyor bir çiftçi. Nasıl geçinecek bu adamlar? Yalova'da esnaf odası başkanı açık ve net söylüyor. "Yalova'nın şimdiye tek yaşadığı en büyük felaket depremdi. Ancak esnaf o zaman bile bu derece kötü dönem yaşamamıştı" diyor. Emekli bir polis, "Süleyman Soylu bize kahramanlarım, aslanlarım diyor. Bize 3600 ek göstergemiz verilmiyor. 1995 yılından beri gasp ediliyor. Yıllarca vatan savunmasında görevli olan polis muhtaç ediliyor" diyor. 

SALGIN YÖNETİMİNDEKİ KRİZ

Covid-19 sürecini yaşıyoruz. Gazetelere bir haber düştü 'Norveç'te hükümet 10 kişiden fazla insanın bir araya gelmesini yasaklamış' gayet güzel, herkes uyuyor. Ama bu başbakan doğum günü dolayısıyla aile bireylerini çağırıyor ve bir kutlama yapıyorlar. Sayı 10 değil, 13. Norveç'in devlet televizyonu bunu geniş kitlelere duyuruyor. Arkasından emniyet müdürlüğü talimat veriyor, Norveç Başbakanı'na ceza kesiliyor. Devlet budur. Devleti bundan daha güzel anlatan bir örneği zor bulursunuz.

Buyrun şimdi Türkiye'ye bakalım. Lebaleb kongre yaptılar. Maskeler falan sıfır. İçişleri bakanı mı gidip diyecek ceza yazın diye? Yürek ister. Erdoğan'a mı ceza kesecek? Yürek ister. Bu nedir? Kibrin getirdiği sonuç. Kural vatandaş için var, Saray için kural yoktur diyor. Kibir şeytana özgü bir kavramdır. Eğer kibir devleti yönetenleri teslim almışsa o ülke kolay kolay iflah olmaz. 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.