Kılıçdaroğlu: "Diz çökmedik ve çökmeyeceğiz!"

Meclis

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunuyor.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından öne çıkan satır başları:

"Hiçbir gücün karşısında hiçbir arkadaşımız diz çökmedi ve çökmeyecek. Baskı, şiddet kimden gelirse gelsin asla boyun eğmeyeceğiz. Biz ülkemizi seven insanlarız. Çünkü biz bizim gibi düşünmeyen insanların da özgürlüğüne kapı aralayan insanlarız. Çünkü biz herkesin inancına, kimliğine, yaşam tarzına saygı duran insanlarız. Biz bölen değil, beraber olmayı düşleyen insanlarız. Bölmek, ayrıştırmak, kutuplaştırmak, kavga istiyorlar inadına barış diyeceğiz. Demokrasiye inanmayanları sandık yoluyla göndereceğiz. Demokrasinin bize sağladığı bütün imkanları kullanacağız. Baskı mı kuruyorlar göğsümüzü açacağız, yasak mı getiriyorlar yasağa karşı yürüyeceğiz. Sanattan kültürden mi korkuyorlar sanatı ve kültürü yücelteceğiz.

Devlet yönetimi sorumluluk gerektirir. Devleti adalet üzerine inşa etmişseniz, adaleti savunuyorsanız, adaletten yana tavır alıyorsanız o ülkede yaşayan herkes huzur içinde yaşar. Devlet yönetiminde güç bir kişiye teslim edilemez. Bir kişiye teslim ederseniz sonu felakettir. Tarihte hangi devlet olursa olsun güç bir kişiye teslim edilmişse o devletin sonunda hüsran vardır. O nedenle devlette güçler ayrılığı ilkesi diyoruz. Devletin özünü oluşturan liyakati ve adaleti büyütmek, sağlamak zorundasınız.

Devleti yönetenler şeffaf, erdemli, ahlaklı olmak zorundadırlar. Devleti yönetenler baskı kurmaz, vatandaşın özgürlük alanını genişletir. Eğer devleti yönetenler şeffaf değilse, açıklık politikasını izlemiyorsa o devlette yolsuzluk var, siyasetçiler zengin oluyor demektir. Aileleri ile beraber köşeyi dönüyorlar demektir. Devleti yönetirken katılımcı bir anlayışı egemen kılmanız lazım. Yeri geldiğinde referandum, seçim yapacaksınız. Devlet yönetiminde asıl olan halkın çıkarlarıdır. Vatandaşın cebi para görecek, huzur ve refah içinde yaşayacak. Devleti yönetenler kaynakları en verimli şekilde kullanmak zorundalar. Devleti yönetmek ciddi ve ahlaklı bir iştir.

Bu devlet Milli Kurtuluş Savaşı'nı verdikten sonra en fakir olduğu dönemde bir taraftan Osmanlı'nın bütün borçlarını son kuruşuna kadar öderken öbür taraftan fabrikalar yaptı. Fabrikalar, barajlar yaptı. Dışarıya muhtaç olan, el avuç açan devletten onuruyla, birikimiyle, kültürüyle ayakta duran ve saygınlık kazanan devlet haline geldi o genç Türkiye Cumhuriyeti Devleti.

Şeker Fabrikaları kurduk. İlk yaptıkları iş geçmişte yapılanların tamamını satmak oldu.

DEMİRTAŞ AÇIKLAMASI

Selahattin Demirtaş Van'da çok seviliyor. Haksız uygulamalardan şikayet ediliyor. Bir kişi adaletsizlikle karşı karşıya kalıyorsa, ona sahip çıkmak insani görevdir. Çünkü haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. AİHM kararlarını uygulamıyorlar. Osman Kavala'dan da, Selahattin Demirtaş'ın da harp okulu öğrencilerinin de hakkını savunmak istiyorsanız bize katılacaksınız.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.