"Kapanmayı açıkladılar, halkı Allah'a havale ettiler"

Katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Adıyaman Milletvekili Av. Abdurrahman Tutdere, "Anayasamıza göre Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir devlettir. Sosyal devlet, pandemi döneminde vatandaşının yanında olamayacak da ne zaman olacak?" dedi.

TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Adıyaman Milletvekili Av. Abdurrahman Tutdere, 17 günlük kapanma sürecine ilişkin, özellikle yoksul insanların, esnafın, çiftçinin, köylünün kapanma sürecinde ekonomik olarak bittiklerini ve şu anda üstüne gelen tam kapanmayla birlikte de daha da ciddi bir sıkıntıya girdiklerini vurguladı.

"Sayın Cumhurbaşkanı 17 günlük kapanma sürecini açıkladı ve milleti Allah'a havale etti"

29 Nisanda başlayan tam kapanma sürecine gelmeden önceki tabloya da bakmak gerektiğine işaret eden Tutdere, şunları kaydetti:

"Biz kapanma sürecinden önce de özellikle yapmış olduğumuz saha çalışmalarında vatandaşlarımızın ekonomik anlamda ciddi bir sıkıntı yaşadıklarını, çiftçinin esnafın ve bütün dar gelirlilerin ekonomik anlamda mağdur olduklarını zaten tespit etmiştik. Bu ekonomik tabloyla birlikte üstüne gelen 17 günlük kapanma bu tabloyu daha da ağırlaştırdı. Özellikle yoksul insanlar, esnaflarımız, çiftçilerimiz, köylülerimiz bu tam kapanma sürecinde zaten ekonomik olarak bitmişlerdi ve şu anda üstüne gelen bu kapanmayla birlikte de daha da ciddi bir sıkıntıya girdiler. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'da söyledi, CHP'de her zaman söyledi, kapanma bir ihtiyaç mıydı? İhtiyaçtı. Çünkü ciddi bir vaka artışı söz konusuydu, 60 binlere varmıştı, ölüm sayıları artmıştı, neredeyse bizim sağlık tesislerimiz talepleri karşılayamayacak duruma gelmişti. Kapanma şarttı ancak bu kapanmada iktidarın uygulamış olduğu yöntem yanlış. Çünkü bütün dünya ülkeleri bu süreçte defalarca kapanma kararı aldılar, ancak büyük ülkelerin almış oldukları kapanma kararına baktığımızda mutlaka kapanma kararının yanında gerçekten sosyal destek programları açıkladılar. Yani dükkanını kapatan esnafa, tarlasına çıkamayan çiftçiye devlet kendi bütçelerinin büyük bir kısmını büyük devletler milli gelirlerinin yüzde 3.6'sını destek olarak açıkladılar ve verdiler.

Türkiye ne yaptı? 17 günlük kapanma sürecini Sayın Cumhurbaşkanı açıkladı ve milleti Allah'a havale etti. Halbukibütün vatandaşlarımız kapanma süreciyle beraber bir yardım paketinin de açıklanmasını bekliyorlardı. Bu yapılmadı. Bunun üzerine CHP olarak biz de muhalefetin diğer partileri de dile getirdiler, bu şekildeki bir kapanmada insanlar virüsten değil bu sefer açlıktan ölecek." İfadelerini kullandı. 

"Destekler Konusunda Dağ Fare Doğurdu"

Acilen bir sosyal yardım destek paketinin de açıklanması gerektiğini söylediklerinin altını çizen Tutdere, "Bununla beraber geçen hafta bir paket açıklandı. Ancak bu paketin şartlarına baktığımızda talepleri karşılayacak durumdan uzak olduğunu gördük. Sebebi şu: Mesela Adıyaman'daki esnafları düşünelim. Diyor ki, SSK ve Bağ-Kur borcu bulunmayacak. Zaten bir buçuk yıldır covidle mücadele eden esnafın SSK borcu da birikti, Bağ-Kur borcu birikti, kooperatife olan borcu birikti, bankaya olan borcu da birikti. Siz bu şartı getirdiğinizde zaten peşinen biz size destek vermeyeceğiz demektir bu. Yapılan destekler de herkesi kapsayacak şekilde kesinlikle açıklanmadı. Yani destekler konusunda dağ fare doğurdu."dedi.

"Türkiye Pandemi Sürecinde Kendi Esnafına Faizle Borç Vermede Dünyada 2. Sırada"

Ankara’da hazırlanan destek paketinin saha da tam anlamıyla karşılık bulmadığını vurgulayan Tutdere, şöyle devam etti:

"Hayatın gerçekleri diye bir şey var. Ankara'da, bakanlıklarda masalar etrafında hazırlanan destek paketi sahada tam anlamıyla karşılık bulmuyor. Siz bu destekten faydalandırmak için öngördüğünüz şartlarla Anadolu'da binlerce, milyonlarca esnafın bu işten faydalanmamasını peşinen hükme bağlamış oluyorsunuz. Ondan sonra biz yardım yaptık... Siz esnafın önüne yemeği vereceksiniz

, kaşığı vermeyeceksiniz, bu yemeği ye diyeceksiniz. Nasıl olacak? Dolayısıyla açıklanan bu paketin de hayatın gerçeklerinden uzak olduğunu ifade etmek istiyorum. Türkiye pandemi sürecinde kendi esnafına faizle borç vermede dünyada 2. Sırada. Ama destek olarak karşılıksız faizsiz para veren dünyada sondan ikincisiyiz.

Anayasamıza göre Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir devlettir. Sosyal devlet, pandemi döneminde vatandaşının yanında olamayacaksa ne zaman olacak ? Siz AK Parti hükümeti olarak bu ülkeden topladığınız vergileri yandaş müteahhitlerinize peşkeş çekiyorsunuz. Şu anda geçmediğimiz otoyollardan dolar cinsinden para ödüyoruz.  Gitmediğimiz hastanelerin parasını ödüyoruz. Peki buraya ödüyorsunuz, bunları hiç aksatmıyorlar. Kamu özel iş birliğiyle yapılan bütün yatırımlarda devlet günü gününe parayı ödüyor. Onların 1 ay parasını ödemeyin esnafa, çiftçiye, halka ödeyin bu zor günler geçene kadar. Ama burada siyaset devreye giriyor. AK Parti siyaseti artık zenginden yana. Yoksuldan çiftçiden esnaftan yana olmaktan çıkmıştır."

"AKP iktidarı yardımlarda bile Adıyamanlıyı cezalandırmıştır"

Daha önce açıklanan yardımlarda Faz1 - Faz2 - Faz 3 kapsamında Adıyaman'a toplam 76 milyon lira verildiğine değinen Tutdere, "Çevre illerimizden Gaziantep'e 244 milyon lira verilmiş. Nüfus olarak bizden fazla ama neredeyse bizim 3 katımız para almış. Kahramanmaraş 124 milyon para almış. Bu yardımlarda bile AK Parti iktidarı Adıyamanlıyı cezalandırmıştır. Diyarbakır 205 milyon, Şanlıurfa 250 milyon. Yardımlar konusunda bile Adıyaman ihmal ediliyor. Halbuki tersi olması lazım. Bir Gaziantep sanayi kenti, Maraş sanayi kenti orada yoksul insan daha azdır. İş gücü çalışma alanı daha fazla."şeklinde açıklamalarda bulundu.