Karkamış Kuş Cenneti Tehlikede!

Haber: Ozan Balık

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ndeki atamalar, doğa ve hayvan hakları savunucularını bir kez daha endişelendirdi. Milli Emlak Daire Başkanlığı’ndan gelen yeni genel müdürün yanı sıra, AKP döneminde Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde sokak hayvanlarının ölüme terk edilmesinden sorumlu tutulan Veteriner İşleri Müdürü’nün genel müdür yardımcılığına getirilmesi, “doğaya düşman bir kadro mu kuruluyor?” sorularını gündeme getirdi.

Milli parkların asli görevi olan koruma ve sürdürülebilirlik ilkeleri, son atamalarla birlikte iyice rafa kalkmış görünüyor.

Antep’te yer alan ve kuş gözlemcileri tarafından “gizli cennet” olarak bilinen Karkamış sulak alanı, bu ihmalin en çarpıcı örneklerinden biri. Yaşam Hakkı Savunucusu İbrahim Kaya’nın sahadan aktardığı bilgilere göre, bölgeye girişte “Özel Mülk – Girilemez” tabelaları yer alıyor. Oysa bu bölge resmi olarak korunan alan statüsünde. Yarımada şeklindeki bölgenin bir elektrik dağıtım şirketine tahsis edildiği, yerel halkın kullandığı köprünün yıkıldığı ve molozların bile kaldırılmadığı bildiriliyor.

Kaya’ya göre, sulak alanın kamuya ait olması gerekirken HES (hidroelektrik santral) şirketlerine peşkeş çekilmesi, doğa katliamını derinleştiriyor. Sazlıkların yasak olmasına rağmen kesildiğini belirten Kaya, “Bu sazlıklar kuşların ve balıkların üreme alanıydı. Yok edilmesiyle birlikte doğal balık üretimi neredeyse durdu” diyor.

Bölgeye kurulan 35 alabalık üretim tesisinin büyük kısmının ruhsatsız olduğu ve kimyasal yemlerle insan sağlığını tehdit ettiği de dile getiriliyor. Denetimsizlik nedeniyle ne bu işletmelere yaptırım uygulanıyor ne de çevresel önlemler alınıyor.

Baraj gölünün içine betonarme iskeleler inşa edildiği, bunun da mevzuata aykırı olduğu ifade ediliyor. Koruma alanı statüsüne rağmen Milli Parklar’ın en temel görevlerinden biri olan bilgilendirme tabelalarının dahi bulunmadığı görülüyor.

İbrahim Kaya, “Artık yalnızca topraklarımız, ormanlarımız değil; suyumuz da sermayeye kiralanıyor. Doğanın geleceği rant için feda ediliyor” diyerek yetkilileri göreve çağırdı.

Karkamış örneği, korunan alanların nasıl göz göre göre sermayeye açıldığını ve doğa haklarının nasıl yok sayıldığını bir kez daha gözler önüne seriyor. Denetimsizlik, liyakatsizlik ve doğa karşıtı politikalar sürerse, sadece bu bölge değil, Türkiye genelindeki birçok doğal alan geri dönülemez biçimde kaybedilecek.