Moloz atıklarından kanser uyarısı!

Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6’lık yıkıcı iki büyük depremin ardından 10 kentte yaralar sarılmaya çalışılırken, yıkılan evlerden çıkan milyonlarca tonluk moloz atıklarının insan ve çevre sağlığını olumsuz etkileyebileceği belirtiliyor.

İzmir 17.02.2023, 10:49
Moloz atıklarından kanser uyarısı!

Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6’lık yıkıcı iki büyük depremin ardından 10 kentte yaralar sarılmaya çalışılırken, yıkılan evlerden çıkan milyonlarca tonluk moloz atıklarının insan ve çevre sağlığını olumsuz etkileyebileceği belirtiliyor.

Gaziemir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü, Çevre Mühendisi Derya Dizman Kayar, kontrolsüzce dökülen inşaat atıklarının telafi edilemez etkilere ve zararlara yol açabileceğini söyledi. Deprem sonrası ortaya çıkan molozların döküleceği alanın dikkatle seçilmesi gerektiğini, inşaat atıklarının toz toprak değil tehlikeli atık olduğunun altını çizen Kayar, “Molozlardan genel olarak beton, tahta, alçı, briket, metal ve cam gibi malzemeler anlaşılsa da bu atıkların içerisinde plastikler, yalıtım malzemeleri, boyalar, elektronik atıklar ve yapılarda birikmiş kimyasallar da bulunur. Yapı malzemelerinde kullanımı giderek artan kimyasal katkılar ve organik polimerler de hesaba katıldığında molozu sadece görüntü kirliliği yaratan ve ortadan kaldırıldığında çözülen bir sorun olarak görmek mümkün değildir” dedi.

Molozlarda kanserojen asbest uyarısı
Molozlardaki tehlikenin sadece atıklardan değil molozların içerisinde bulunabilecek asbest tozlarından da kaynaklanabileceğinden bahseden Derya Dizman Kayar, “Özellikle eski binaların inşasında, çimentosu başta olmak üzere, ısı yalıtımı, döşemelerde ve birçok malzemede asbest kullanıldığı üzere depremden dolayı oluşan molozlarda asbest tozları ve lifleri bulunabilir. Molozların kaldırılması ve hasar görmüş binaların yıkılması sonucunda havaya yayılan tozların içerisinde asbest tozları bulunacaktır. Dünya Sağlık Örgütü “Kanserojen Maddeler” listesinde asbesti Grup 1 kanserojen olarak tanımlanmıştır. Bu tozlara maruz kalan kişilerde zamanla kalp ve damar hastalıkları, astım, alerji gibi solunumla ilgili rahatsızlıkların olabileceği bilinmekle birlikte deprem sonrasında molozların kaldırılması sırasında molozları kaldıran yetkililerin mutlaka iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini alması gerekmektedir” diye konuştu.

Molozların atık depolama saha planlaması yapılırken ilgili yönetmelikte de belirtilen  ‘Depolama tesislerinin, toprak işlenmesine elverişli ve üretim potansiyeli yüksek olan arazilerle, sulu tarım ve bağ-bahçe olarak kullanılan arazilerin veya sınıfı ne olursa olsun iklim özelliklerinden yararlanılarak zeytinlik, fındıklık, fıstıklık, çay ve muz bahçeleri gibi plantasyona ayrılan arazilerde kurulması yasaktır. Ayrıca bu tesislerin, içme, sulama ve kullanma suları rezervuarlarının mutlak ve kısa mesafeli koruma alanlarında kurulmasına kesinlikle müsaade edilmez’ maddesi dikkate alınarak depolanacak yer seçimi yapılması gerektiğini, deprem sonrası molozların bertaraf yönteminin de çok önemli olduğunu vurgulayan Kayar,  “Molozların bertarafı çok dikkat edilmesi gereken bir konudur. Molozların içerisindeki tehlikeli atıklar ve asbest gibi zararlı maddelerin yağmur ve kar sularıyla toprağa ve topraktan da yer altı sularına ulaşmasını engellemek için geçirimsiz zemin tercih edilmelidir” dedi. 

Molozlar çevre için felaket olabilir
Moloz atıklarının diğer tehlikeli atıklardan ayrıştırılmaması ve mevzuat gereği kontrollü depolanmaması durumunda bulundukları çevreye; metan, hidrojen sülfür ve civa buharı gibi zehirli gazlar, polisiklik aromatik hidrokarbonlar, poliklorlu bifeniller, bromürlü alev geciktiriciler gibi tehlikeli organik kimyasallar ve ağır metaller (arsenik, kadmiyum, kurşun, krom gibi) bulaştırdığının da altını çizen Derya Dizman Kayar, “Bir çok kalıcı kirletici rüzgar ve su ile uzak mesafelere kolaylıkla taşınarak çevrede ve organizmalarda birikir. Bozunmaya dirençli bu kirleticiler düşük konsantrasyonlarda bile bulundukları çevre için bir felaket olabilir. İnşaat atıklarından sadece alçı bile, bakteriyel parçalanma neticesinde bulunduğu ortamın kimyasını değiştirerek ağır metallerin ve diğer kirleticilerin salınımını hızlandırır. Döküm alanlarındaki rahatsız edici kokunun kaynağı bu parçalanma sürecinde açığa çıkan hidrojen sülfür gazıdır. İçeriği çok farklı kirleticilerden oluşabilen bu atıkların neden olacağı sağlık riskleri kontrol edilemez ve öngörülemez düzeylere ulaşır” dedi.

“Kirleticiler çocuklarda pek çok hastalığın sorumlusu”
Molozlarda bulunan kirleticilerin çocuklardaki pek çok hastalığın sorumlusu olduğunu da dile getiren Kayar, şunları söyledi:

“Molozların içerdiği kirleticiler yer altı ve yer üstü su kaynakları ile yüzey toprağını kontamine eder; bazıları rüzgar ve su ile uzak mesafelere taşınarak besin zincirinde, insan ve hayvan yağ dokularında birikir. Bu atıklara maruziyet; kanserler, karaciğer ve böbrek hasarı, kümülatif hasar, nörolojik hastalıklar ve doğum kusurları ile ilişkilendirilmektedir. Hormon bozucu etkileri de olan bu kimyasalların çocuklarda kurşun zehirlenmesi, astım, nörodavranışsal bozukluklarla doğrudan ilişkisi gösterilmiştir. Yaygın ve kalıcı çevresel toksinlerin çocuklarda bağışıklık sistemi ile kalp ve damar hastalıklarına sebep olduğu; doğum öncesi maruziyetlerin ise bebeklerde düşük doğum ağırlıkları, erken doğum riski, nöral tüp defektleri (omurilik ve beyin gelişiminde ortaya çıkan anormallikler), kanda yüksek kurşun seviyeleri, yeni doğanlarda dudak-damak yarıkları ile bağlantısı tespit edilmiştir. Her ne kadar yapı malzemelerinin içeriğinde bulunan bazı kimyasalların insan ve çevre sağlığına olan olumsuz etkileri araştırılmış olsa da moloz atıklarının küçük partiküllerinden kaynaklanan sinerjistik (birbirinin etkisini arttıran) kirliliğin henüz yeterince bilinmeyen etkileri daha kaygı verici bulunmaktadır.”

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 32 87
2. Fenerbahçe 32 85
3. Trabzonspor 32 52
4. Beşiktaş 32 48
5. Rizespor 32 48
6. Başakşehir 32 46
7. Kasımpasa 32 46
8. Sivasspor 32 44
9. Antalyaspor 32 42
10. Alanyaspor 32 42
11. A.Demirspor 32 40
12. Samsunspor 32 38
13. Ankaragücü 32 37
14. Kayserispor 32 37
15. Konyaspor 32 36
16. Hatayspor 32 33
17. Gaziantep FK 32 31
18. Karagümrük 32 30
19. Pendikspor 32 30
20. İstanbulspor 32 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 30 68
2. Göztepe 30 60
3. Kocaelispor 30 52
4. Ahlatçı Çorum FK 30 52
5. Sakaryaspor 30 51
6. Bodrumspor 30 49
7. Boluspor 30 46
8. Bandırmaspor 30 46
9. Gençlerbirliği 30 44
10. Erzurumspor 30 41
11. Keçiörengücü 30 36
12. Şanlıurfaspor 30 34
13. Ümraniye 30 34
14. Manisa FK 30 33
15. Tuzlaspor 30 32
16. Adanaspor 30 32
17. Altay 30 15
18. Giresunspor 30 7
Takımlar O P
1. M.City 32 73
2. Arsenal 32 71
3. Liverpool 32 71
4. Aston Villa 33 63
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 33 48
9. Chelsea 31 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 32 43
12. Fulham 33 42
13. Bournemouth 32 42
14. Crystal Palace 32 33
15. Brentford 33 32
16. Everton 32 27
17. Nottingham Forest 33 26
18. Luton Town 33 25
19. Burnley 33 20
20. Sheffield United 32 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 31 78
2. Barcelona 31 70
3. Girona 31 65
4. Atletico Madrid 31 61
5. Athletic Bilbao 31 57
6. Real Sociedad 31 50
7. Valencia 31 47
8. Real Betis 31 45
9. Villarreal 31 39
10. Getafe 31 39
11. Osasuna 31 39
12. Las Palmas 31 37
13. Sevilla 31 34
14. Deportivo Alaves 31 32
15. Mallorca 31 31
16. Rayo Vallecano 31 31
17. Celta Vigo 31 28
18. Cadiz 31 25
19. Granada 31 17
20. Almeria 31 14