'AKP krizi fırsata çeviriyor'

Dünyanın ve ülkemizin birinci gündem maddesi olan Koronavirüse karşı verilen mücadeleyi ve TBMM’ye sunulan yeni yargı paketini değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı ve

Gündem 25.03.2020, 10:56 25.03.2020, 10:56
'AKP krizi fırsata çeviriyor'

Dünyanın ve ülkemizin birinci gündem maddesi olan Koronavirüse karşı verilen mücadeleyi ve TBMM’ye sunulan yeni yargı paketini değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, AK Parti'nin Koronavirüs salgınını fırsata çevirmeye çalıştığını söyledi.


Koronavirüs tehdidinin iktidar tarafından yeterince anlaşılmadığını belirten Sarıbal, “Böylesi önemli ve tüm toplumu ilgilendiren bir sorun karşısında iktidarın uyarıcı ve koruyucu açıklamalarla halkı bilgilendirmesi, kriz yönetimi için somut adımlar atmasını bekledik. Ancak ne yazık ki ülkemizin temel sorunlarına çözüm getirmek yerine kendisine kalıcı bir iktidar düzeni sağlamak için “tek adam” rejimini dayatan iktidarın başı en kritik ilk hafta boyunca sarayına kapanarak ortadan yok olmayı tercih etti” dedi.

TBMM’ye sunulan yeni yargı paketini de değerlendiren Sarıbal, hapisteki hasta, yaşlı, engelli, çocuk ve kadınların derhal tahliye edilmesi için plan yapılması, bu plana tartışmalı gerekçelerle tutuklu bulunan siyasilerin de dahil edilmesi gerektiğini vurguladı. 

Sarıbal’ın açıklaması şöyle:

 

İktidar yerel yönetimleri örnek alsın


“Dünya’da bütün savaşlar, sürgünler ve göçler gibi hastalık ve salgınlar da önce yoksulları ve dezavantajlı grupları etkiler. 2019 yılının sonlarından itibaren Çin’den dalga dalga yayılan Koronavirüs ülkemizde görüldüğünden beri tüm gündemimizi etkisi altına aldı. Yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, emek örgütleri, meslek odaları, hekimler ve sağlık emekçileri tedbir önerilerini açıkladılar. Sosyal devlet ilkelerinin hatırlatıldığı paylaşımlarda, bu çok ciddi halk sağlığı tehdidi karşısına, kamu yararı gözetiliyordu.  Özellikle yerel yönetimlerin halktan yana ve halkı önceleyen tedbirler geliştirerek bu süreci atlatmak için çaba sarf ettiğine hep birlikte tanıklık ettik.

Böylesi önemli ve tüm toplumu ilgilendiren bir sorun karşısında iktidarın uyarıcı ve koruyucu açıklamalarla halkı bilgilendirmesi, kriz yönetimi için somut adımlar atmasını bekledik. Ancak ne yazık ki ülkemizin temel sorunlarına çözüm getirmek yerine kendisine kalıcı bir iktidar düzeni sağlamak için “tek adam” rejimini dayatan iktidarın başı en kritik ilk hafta boyunca sarayına kapanarak ortadan yok olmayı tercih etti. Bu sürenin ardından İktidar partisinin genel başkanı, sağlık ve emek dünyasını temsil eden meslek örgütlerinin görüşlerine başvurmak yerine, özenle iktidarın ihtiyaçlarına öncelik vermek üzere seçildiği anlaşılan uzmanlarla bir kriz masası oluşturdu. Yapılan toplantının çıktısı olarak bir ‘’kalkan’’ paketi kamuoyu ile paylaşıldı. 

Emekçiye değil patrona kalkan


 

Öncelikli gündem olması gereken sağlık önlemleri, sağlık personelinin en etkili ve güvenli şekilde çalışmasını sağlayacak düzenlemelere ilişkin tek cümleye yer verilmeyen açıklamayla sabır ve dua mesajları verildi. Uzun süredir liberal pazar ekonomisinin yakıcı döngüsüne esir edilen, yoksulluğa terkedilen emekçiyi, üreticiyi, çiftçiyi bekleyen zor günlerin aşılabilmesine dönük düzenlemeler, çalışan kesimin iş güvencesini, yaşam koşullarını önceleyen, işsizliğe karşı tedbirler geliştiren bir paket değildi karşımıza çıkan. Söz konusu kalkanın işverene, otel sahiplerine, ulaşım firmalarına ve müteahhitlere özel olduğunu gördük. Çöken ekonomi sıcak paraya ihtiyaç duymaya devam ederken vatandaşı daha da borçlandırmak, ev satışını teşvik etmek, işverenlerin borçlarını ertelemek, sarayın fahiş masraflarını vatandaşın cebinden karşılamaya devam etmekten daha doğal ne olabilir?

 

Kriz derinleşiyor


Görülüyor ki, Saray Rejimi bu işin ciddiyetini henüz yeterince kavramış değil. Sınırların kapatılması, yurt dışından özellikle umreden gelen kalabalık kafilelerin karantinaya alınması gibi önlemlerle dışarıdan gelen bu virüsün ülkemize girişini engellemek ya da hızla artan vaka sayısı karşısında hastaneleri olası koşullara hazırlamak, test kiti temin etmek gibi ilk akla gelebilecek önlemleri değil ülkemizin her yerinde üzerine düşeni yapmak için olağanüstü bir gayretle çalışan yerel yönetimlere kayyum atamayı daha önemli görüyorlar belli ki. Ya da sağlık emekçilerini korumak ve işlerini kolaylaştıracak olanaklar sağlamak yerine onların kişisel hijyen ve koruma ekipmanlarını kendi parasıyla almasına seyirci kalıp saat 21:00’de balkona çıkıp alkışlamayı daha anlamlı buluyorlar. İçinde bulunduğumuz karanlık gündemle savaşmak yerine evden eğitim programlarında çocuklara idam animasyonu izlettirip müstehcen olduğu iddiasıyla Buket Uzuner’in 34 yıllık romanını yasaklayarak ülkemizi kalıcı bir karanlığa esir etme gayretindeler.

Geldiğimiz noktada krizin derinleşmesine endişeyle tanıklık ediyoruz. Ve görüyoruz ki hükümet tarafından hala yoksul, güçsüzleştirilen ve ötekileştirilmiş kesimler için hiç bir tedbir alınmıyor. Tıpkı emekçiler, borçlular, güvencesizler, mülteciler gibi üzerine hassasiyetle durulması gereken çok önemli bir grup daha var: Cezaevlerindekiler. Bugün sayısı 300 bin civarında olan tutuklu ve hükümlünün kaldığı ve 150 bin kamu personelinin görev yaptığı bu yerlerdeki yoğunluğu azaltmak üzere tasarlanan düzenleme meclise sunuldu.

 

Cezaevindekilerin yaşam hakkı


Bir ülkenin tüm yurttaşları gibi cezaevlerinde bulunan herkesin sağlığı ve yaşam hakkı devlet güvencesinde olmalıdır. Haksız iddianamelerle, hükümsüz uzun tutukluluk süreleriyle istiap haddini çoktan aşmış olan cezaevlerinin Koronavirüs ile ilişkilenme ihtimali çok büyük risk oluşturmakta. Öncelikli olarak hasta, yaşlı, engelli, çocuk, kadın olmak üzere tahliye kararı alınmalıdır. Bu plan yapılırken de tartışmalı gerekçelerle içerde bulunan siyasi tutuklu ve hükümlüler de mutlaka plana dahil edilmelidir. Zaman kaybetmeden gerekli yasal düzenlemelerin sağlanması elzemdir. 

Birleşmiş Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi’nde yer alan sağlık hakkı maddesi ve birçok uluslararası sözleşme ile garanti altına alınmış olan, ‘’mahkûmların yaşam ve sağlık koşullarından yoksun bırakılması hiçbir koşulda ve hiçbir suç için söz konusu olamaz’’ ilkesini hatırlatmayı her şeyden önce bir yurttaşlık görevi sayıyorum. Elbette durumdan vazife çıkararak serbest bırakmayı görev bildikleri insanlık suçu işlemiş, insanları otelde ateşe veren vahşileri, suçu sabit çocuk istismarcılarını, kadın katillerini tahliye programının dışında tutmalarını ve sağlıklarını önemseyerek korumalarını bekliyoruz. 

Yine aynı gerekçelerle insan hakları çerçevesinde salt muhalif olduğu için başta barış akademisyenleri olmak üzere KHK ile görevinden uzaklaştırılan, ihraç edilen uzman hekim ve sağlık görevlilerinin derhal görevlerine iade edilerek mesleklerini yapmalarına olanak tanınması gereklidir.

 

İktidar görevini yapsın

Ülkemizin bu karanlık tablodan en az kayıpla ve en güvenli şekilde çıkması dualarla, her gün camilerden okutulan selalarla değil, ömrünü bilime adamış bu kıymetli uzmanların bilgi ve birikimiyle mümkündür. İçinde bulunduğumuz olağanüstü koşullarda iktidarı, kendisine muhalif kesimleri cezalandırma eğilimine son vererek insani, vicdani ve ahlaki değerlerle toplum faydasını ve yaşam hakkını önceleyerek hareket etmeye çağırıyorum. Yani görevini yapmaya!”

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 33 55
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Sivasspor 34 48
8. Rizespor 33 48
9. Antalyaspor 33 45
10. Alanyaspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Samsunspor 34 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 34 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Karagümrük 33 33
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. M.City 33 76
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 32 47
10. Wolves 35 46
11. Bournemouth 34 45
12. Brighton 33 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Brentford 35 36
16. Everton 35 34
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Girona 33 71
3. Barcelona 32 70
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Getafe 33 43
10. Villarreal 32 42
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 33 37
14. Deportivo Alaves 33 36
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Celta Vigo 33 32
17. Mallorca 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 33 14