CHP’den maden sahalarını değiştiren kanun teklifi

CHP’li Murat Bakan, özel çevre koruma bölgeleri, milli parklar, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahaları, arkeolojik, doğal, tarihi, kentsel sit alanlarında ve tarım arazilerinde madencilik faaliyetinin engellenmesi için kanun teklifi verdi.

İzmir 04.07.2021, 10:21
CHP’den maden sahalarını değiştiren kanun teklifi

TBMM Çevre Komisyonu CHP Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, özel çevre koruma bölgeleri, milli parklar, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahaları, arkeolojik, doğal, tarihi, kentsel sit alanlarında ve tarım arazilerinde madencilik faaliyetinin engellenmesi için kanun teklifi verdi.

Kanun teklifiyle Maden Kanunu’nda değişiklik öngören CHP’li Bakan, sadece 1’inci derece sit alanlarında değil, “özel çevre koruma bölgeleri, milli parklar, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahaları, arkeolojik, doğal, tarihi, kentsel sit alanlarında ve tarım arazilerinde” de madencilik yapılmasının engellenmesini istedi.

CHP’li Murat Bakan, “Doğanın kaynaklarının sınırsızca tüketilmesi sonucunda dünyamız çoklu çevresel tehditlerle karşı karşıya... İçinde yaşadığımız Akdeniz Havzası, dünyada bu değişikliklerden en fazla etkilenecek bölgelerin başında geliyor. İklim krizi ele alınırken bazı ekosistem bileşenleri göz ardı ediliyor. Kârı şirketlere, dönüşü olmayan zararı ülkemizin bugününe ve geleceğine yükleyen anlayış sonucu ülkemizin dört bir yanında su kaynakları, ormanlar, tarım arazileri, meralar, zeytinlikler ve hatta binlerce yıllık arkeolojik miras hiçe sayılarak sürdürülen vahşi madencilik çevre felaketlerine ve geri dönüşü olmayan ekolojik yıkımlara neden oldu, oluyor. Ekosistemlerin korunması ve restorasyonu ile ekosistemlere hayat veren başta toprak olmak üzere tüm doğal varlıkların korunması konusunda herkese büyük sorumluluk düşüyor” diye konuştu.

‘Tüm doğal alanlarımız ağır biçimde tahrip ediliyor’

Kanun teklifinin gerekçeleri şu şekilde sıralandı: “Fosil yakıtlara dayalı enerji üretimindeki arazi kullanımı, yoğun su kullanımı, yarattıkları hava değil aynı zamanda su ve toprak kirliliği ile iklim krizinin derinleşmesine sebep olmaktadır. Bununla birlikte enerji politikaları ve maden politikaları son derece yakın ilişkidedir. Araziler üzerindeki yoğun baskı ve enerji ve maden politikalarındaki özensizlik hem bölgesel sorunları hem de iklim krizini derinleştirmektedir. Değerli tarım arazileri, iklim değişikliği ile mücadelenin en önemli unsurları olan karbon yutakları ormanlarımız, iklimi dengelemede önemli görevi olan sulak alanlarımız dahil tüm doğal alanlarımız ağır biçimde tahrip edilmektedir.

Çarpıcı örnek: Sayıştay’ın maden sahalarındaki tespitleri

Maden ve madencilik faaliyetleri, dünyanın her yerinde öncelikli olarak ‘çevre’ konusudur. Ülkemizde ise sürecin sadece sanayi ve enerji alanlarını ilgilendirdiği düşüncesi, çevresel kaygıları dikkate almamaktadır. Kılı kırk yararak yapılması gereken madencilik faaliyetlerinin titizlikle yapılmadığı Sayıştay Raporlarına da yansımıştır. Orman Genel Müdürlüğü’nün denetlendiği 2019 yılı Sayıştay Raporu’nda, maden sahalarının rehabilitasyon çalışmalarının tam ve zamanında yapılmadığına vurgu yaparak, ‘Maden işletme sahalarının büyük bir çoğunluğunda rehabilite çalışmalarının yapılamadığı verilen izinler doğrultusunda, belli bir plan ve proje çerçevesinde işletilmesi ve çalıştırması gerekirken, sahada düzensiz çalışmaların yapıldığı görülmüştür’ ifadelerine yer vermiştir. Bu, maden politikalarının ekosistem üzerinde yarattığı baskıya dair çarpıcı bir örnektir.

‘Kârı şirketlere, dönüşü olmayan zararı ülkemizin geleceğine…’

Kazdağları Yöresi’nde, Muğla, Artvin, Erzincan-Tunceli ve Afyon gibi illerde coğrafyanın yüzde 50 ila yüzde 80 oranında maden ruhsatlı olduğu görülmektedir. Kazdağları’nda yürütülen altın arama faaliyetleri bölgeyi ekolojik yıkıma sürüklemiştir. 43 tanesi endemik olmak üzere, 101 familyaya ait 906 bitki taksonu yaşayan, Anadolu’nun akciğerleri olan Kazdağları’nın bağrına adeta bir hançer saplanmıştır.  Bugün bu ruhsat alanlarının yalnızca belirli bir kısmı işletme safhasına geçmiş olmasına rağmen mevcut projeler dahi Türkiye’nin önemli coğrafyalarında ormanları, tabiat koruma alanlarını, milli parkları, gen koruma alanlarını, mera ve tarım alanlarını, sulak alanları ve içme suyu havzalarını tehdit etmektedir. Kârı şirketlere, dönüşü olmayan zararı ülkemizin bugününe ve geleceğine yükleyen anlayış sonucu, ülkemizin dört bir yanında su kaynaklarını, ormanları, tarım arazilerini, meraları, zeytinlikleri ve hatta binlerce yıllık arkeolojik mirası hiçe sayılarak sürdürülen vahşi madencilik çevre felaketlerine ve geri dönüşü olmayan ekolojik yıkıma neden olmuştur. Çevre politikası ve çevreyle ilgili alınan kararlar, sıradan kararlar değildir. Bu yıkım öyle bir noktaya gelmiştir ki insanlar doğduğu toprakları terk etmek zorunda kalmaktadır.

‘Herkese büyük sorumluluk düşüyor’

Anayasamızın çevrenin korunmasına ilişkin 56. maddesi, “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir” demektedir. Bu sebeple ekosistemlerin korunması ve restorasyonu ile ekosistemlere hayat veren başta toprak olmak üzere tüm doğal varlıkların korunması konusunda herkese büyük sorumluluk düşmektedir. İklim krizinin önlenmesi, kirlilik yutak alanı olarak adlandırabileceğimiz orman, mera, bozkır, sulak alan vb. biyolojik çeşitlilik merkezlerinin korunması ile de mümkündür.”

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 14 33
2. Fenerbahçe 14 32
3. Trabzonspor 14 31
4. Göztepe 14 26
5. Samsunspor 14 25
6. Beşiktaş 14 24
7. Gaziantep FK 14 22
8. Kocaelispor 14 18
9. Başakşehir FK 14 16
10. Alanyaspor 14 16
11. Konyaspor 14 15
12. Çaykur Rizespor 14 14
13. Antalyaspor 14 14
14. Kasımpaşa 14 13
15. Eyüpspor 14 12
16. Kayserispor 14 12
17. Gençlerbirliği 14 11
18. Fatih Karagümrük 14 8
Takımlar O P
1. Pendikspor 15 32
2. Bodrum FK 15 30
3. Amed SK 15 29
4. Esenler Erokspor 15 28
5. Erzurumspor FK 15 26
6. Çorum FK 15 25
7. Iğdır FK 15 25
8. Serik Belediyespor 15 25
9. Bandırmaspor 15 23
10. Van Spor FK 15 21
11. Boluspor 15 20
12. Sivasspor 15 20
13. Sakaryaspor 15 19
14. Keçiörengücü 15 18
15. İstanbulspor 15 15
16. Ümraniyespor 15 15
17. Sarıyer 15 14
18. Manisa FK 15 13
19. Hatayspor 15 5
20. Adana Demirspor 15 2
Takımlar O P
1. Arsenal 14 33
2. Manchester City 14 28
3. Aston Villa 14 27
4. Chelsea 14 24
5. Crystal Palace 14 23
6. Sunderland 14 23
7. Brighton & Hove Albion 14 22
8. Manchester United 14 22
9. Liverpool 14 22
10. Everton 14 21
11. Tottenham 14 19
12. Newcastle United 14 19
13. Brentford 14 19
14. Bournemouth 14 19
15. Fulham 14 17
16. Nottingham Forest 14 15
17. Leeds United 14 14
18. West Ham United 14 12
19. Burnley 14 10
20. Wolverhampton 14 2
Takımlar O P
1. Barcelona 15 37
2. Real Madrid 15 36
3. Villarreal 14 32
4. Atletico Madrid 15 31
5. Real Betis 14 24
6. Espanyol 14 24
7. Getafe 14 20
8. Athletic Bilbao 15 20
9. Rayo Vallecano 14 17
10. Real Sociedad 14 16
11. Elche 14 16
12. Celta Vigo 14 16
13. Sevilla 14 16
14. Deportivo Alaves 14 15
15. Valencia 14 14
16. Mallorca 14 13
17. Osasuna 14 12
18. Girona 14 12
19. Levante 14 9
20. Real Oviedo 14 9