24.02.2025, 12:08

CHP’ye Müdahale Girişimleri ve AKP’nin Kaygısı

AKP,iktidara gelmeden önce askeri vesayete,darbelere,yasaklara karşı özgürlükçü,demokratik bir muhafazakar anlayış ile çıkış yapmıştı. Bunun adına da sıkça söyledikleri “İleri Demokrasi” adını vererek CHP'nin yasakçı bir parti olduğunu söyleyerek CHP'yi yerden yere vuruyordu.Ama bunların hepsi Erdoğan'ın siyasi yasağı ortadan kaldırıldıktan sonra gerçekleşti.

Recep Tayyip Erdoğan'ın milletvekili seçilmeden önce o zamanki CHP lideri Deniz Baykal ile uzlaşmacı bir tavrı vardı.

Hatırlatmakta fayda var.

Adalet ve Kalkınma Partisi, Siirt’in Pervani ilçesine bağlı Doğanköy'de sandık kurullarının oluşturulmaması ve bir sandığın kırılması nedeniyle Siirt'teki seçimlerin iptali için Yüksek Seçim Kurulu’na başvurdu. Başvuruyu haklı bulan YSK 2 Aralık 2002 tarihinde, Siirt'teki seçim sonuçları iptal ederek bu seçim çevresindeki seçimlerin yenilenmesine karar verdi. İptal kararıyla, 3 Kasım'daki seçimde Siirt'ten milletvekili seçilen, AK Partili Mervan Gül, CHP'li Ekrem Bilek ile bağımsız Fadıl Akgündüz’ün milletvekillikleri düştü. Siirt'te yapılacak ara seçim öncesinde Deniz Baykal liderliğindeki CHP'nin desteğiyle yapılan anayasa değişikliğiyle Recep Tayyip Erdoğan milletvekili seçilmesinin önündeki engel kaldırdı. 9 Mart 2003'te yenilenen ve yalnızca 4 partinin katıldığı seçimler sonucunda AKP 3 milletvekilliğini de kazandı, böylece Erdoğan da Siirt'ten TBMM'ye seçildi.

CHP Erdoğan’ın siyasi yasağının kalkmasına destek veren bir parti olmasına rağmen bu yaşananların nedeni nedir. AKP’nin planları işliyor.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) kurultay süreci ve iç dinamikleri son dönemde iktidarın en büyük ilgi alanlarından biri haline geldi. İktidar medyası ve yandaş kalemler, adeta CHP’nin iç işlerine karışmak için sıraya girmiş durumda. AKP’nin, kurultay tartışmaları üzerinden CHP’ye yönelik bir müdahale girişimi içinde olduğu, her geçen gün daha belirgin hale geliyor.

İktidarın derdi, elbette CHP’nin içindeki demokratik rekabet veya partinin geleceği değil. AKP, CHP’yi kendi belirlediği çizgide bir muhalefet partisi haline getirmek, onu etkisizleştirmek ve toplum nezdindeki güvenilirliğini sarsmak için elinden geleni yapıyor. “Ekrem İmamoğlu mu Mansur Yavaş mı?”, “Özgür Özel mi,Kemal Kılıçdaroğlu mu?” ikilemleri yaratmanın altında çok ciddi bir algı operasyonu olduğunu görmek mümkün. Kurultay sürecine müdahale niteliğindeki söylemler, özellikle devlet destekli medya organlarında yürütülen algı operasyonlarıyla kendini gösteriyor. “CHP’de kaos”, “CHP’de kriz” gibi manşetler, gerçekte var olmayan bir parçalanmışlık algısı yaratmaya yönelik manipülatif bir çabanın ürünü.

Ancak AKP’nin CHP’yi dizayn etme hevesinin altında yatan asıl kaygı, toplumsal desteğin gün geçtikçe muhalefete yönelmesi ve iktidarın kontrolü kaybetme korkusu. 31 Mart seçimlerine doğru giderken, ekonomik kriz ve otoriterleşme sürecinin etkisiyle AKP’nin halk desteğinin zayıfladığı açık. Bunun karşısında CHP’nin güçlenmesi ve toplumda gerçek bir alternatif olarak görülmesi, Saray’daki endişeyi artırıyor. Bu yüzden CHP’yi içten zayıflatmaya yönelik hamleler bir strateji olarak devreye sokuluyor.

Özellikle son dönemde AKP’li yetkililerin ve onların medyadaki uzantılarının CHP’nin iç seçim süreciyle ilgili yönlendirici ve kutuplaştırıcı açıklamalar yapması, siyasi etik açısından büyük bir skandaldır. CHP’nin iç tartışmaları, her demokratik partide olduğu gibi doğaldır ve bu tartışmaların bir kısmı yapıcıdır. Ancak AKP’nin derdi demokrasi değil; CHP’nin birlik içinde, halktan yana ve güçlü bir muhalefet yapmasını engellemek.

Bununla birlikte, belediyelere yönelik operasyonlar ve kayyım politikaları, AKP’nin yerel yönetimlerde halk iradesini yok sayan anlayışının bir göstergesidir. CHP’li belediyelerin hizmet üretme gücünü kırmak ve halk nezdindeki güvenini sarsmak için sudan sebeplerle soruşturmalar açılırken, kayyım atamaları demokratik sürecin tamamen ortadan kaldırıldığını gösteriyor. Aynı zamanda TÜSİAD gibi iş dünyasının önemli aktörlerine yönelik baskılar da iktidarın yalnızca muhalefeti değil, kendisine biat etmeyen tüm yapıları susturma çabası içinde olduğunu ortaya koyuyor. Yerel yönetimler üzerindeki baskılar ve ekonomik alanın kontrol altına alınması, AKP’nin otoriterleşme sürecinin ne denli derinleştiğini gözler önüne seriyor. Ülkeyi 12 Eylül darbesindeki gibi yasakçı bir zihniyete sürüklemek İleri Demokrasi midir ? AKP başladığı yerin 20 yıl gerisinde bir siyasi yasakçı anlayış ile hareket ediyor.

Özetle, AKP’nin CHP üzerindeki hesapları ve manipülasyonları, 31 Mart öncesi çaresizlikten beslenen bir çırpınışın göstergesidir. Ancak bu tür müdahaleler, halkın gerçek sorunlarını çözmek yerine muhalefeti dizayn etmeye çalışan bir iktidarın çöküş sürecine girdiğini de kanıtlıyor. CHP’nin bu süreçte en büyük sorumluluğu, parti içindeki sağduyuyu koruyarak, halkın gerçek sorunlarına çözüm üretmeye odaklanmak olmalıdır. Çünkü iktidarın en büyük korkusu, birlik içinde ve halktan yana bir CHP’dir.

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 14 33
2. Fenerbahçe 14 32
3. Trabzonspor 14 31
4. Göztepe 14 26
5. Samsunspor 14 25
6. Beşiktaş 14 24
7. Gaziantep FK 14 22
8. Kocaelispor 14 18
9. Başakşehir FK 14 16
10. Alanyaspor 14 16
11. Konyaspor 14 15
12. Çaykur Rizespor 14 14
13. Antalyaspor 14 14
14. Kasımpaşa 14 13
15. Eyüpspor 14 12
16. Kayserispor 14 12
17. Gençlerbirliği 14 11
18. Fatih Karagümrük 14 8
Takımlar O P
1. Pendikspor 15 32
2. Bodrum FK 15 30
3. Amed SK 15 29
4. Esenler Erokspor 15 28
5. Erzurumspor FK 15 26
6. Çorum FK 15 25
7. Iğdır FK 15 25
8. Serik Belediyespor 15 25
9. Bandırmaspor 15 23
10. Van Spor FK 15 21
11. Boluspor 15 20
12. Sivasspor 15 20
13. Sakaryaspor 15 19
14. Keçiörengücü 15 18
15. İstanbulspor 15 15
16. Ümraniyespor 15 15
17. Sarıyer 15 14
18. Manisa FK 15 13
19. Hatayspor 15 5
20. Adana Demirspor 15 2
Takımlar O P
1. Arsenal 14 33
2. Manchester City 14 28
3. Aston Villa 14 27
4. Chelsea 14 24
5. Crystal Palace 14 23
6. Sunderland 14 23
7. Brighton & Hove Albion 14 22
8. Manchester United 14 22
9. Liverpool 14 22
10. Everton 14 21
11. Tottenham 14 19
12. Newcastle United 14 19
13. Brentford 14 19
14. Bournemouth 14 19
15. Fulham 14 17
16. Nottingham Forest 14 15
17. Leeds United 14 14
18. West Ham United 14 12
19. Burnley 14 10
20. Wolverhampton 14 2
Takımlar O P
1. Barcelona 15 37
2. Real Madrid 15 36
3. Villarreal 14 32
4. Atletico Madrid 15 31
5. Real Betis 14 24
6. Espanyol 14 24
7. Getafe 14 20
8. Athletic Bilbao 15 20
9. Rayo Vallecano 14 17
10. Real Sociedad 14 16
11. Elche 14 16
12. Celta Vigo 14 16
13. Sevilla 14 16
14. Deportivo Alaves 14 15
15. Valencia 14 14
16. Mallorca 14 13
17. Osasuna 14 12
18. Girona 14 12
19. Levante 14 9
20. Real Oviedo 14 9