01.09.2024, 12:46

Yıllardır içimi yakan kardeş acısı

31 Ağustos 1978 Perşembe günü en büyük acıyı yaşadığım gündür benim.
  Aramızda 4 yaş olmasına karşın yaşamının son günlerinde kardeşimden çok çocuğum gibi sahiplenmeye başladığım gerçekte 17 ama okuldaki konumu nedeniyle yaşını büyüttüğümüz için resmi kayıtlarda 20 yaşında olan kardeşimin acısını yaşadım çünkü.
  11 yaşımda babamın ölümüyle başladı ölüm acısını hissetmem. O günden sonra her yaşımda, her yaştan o kadar çok ölüm acısı yaşadım ama hiç biri kardeşimin acısı kadar yakmadı yüreğimi.
  Elbette hepimiz er veya geç, yaşlı veya genç bu dünyadan bir şekilde gideceğiz ama genç ölümü bir başka yakıyor yürekleri.
  Yunus Emre’nin dediği gibi “Göğ ekini biçmek gibi” bir garip şey işte.
  Giden gidiyor, kalana dayanmak düşüyor. Kalan elbette dayanıyor. İnsanoğlu toprak misali dayanıyor. Her ölüm içimizde bir yara açsa da bir diğer parçamızı alıp götürse de kalan dayanıyor işte. Kim bilir belki de dayanmaya çalışıyordur. Dayanmak zorunluluğu duyuyordur. Gözyaşlarını içine akıtarak dayanmış görünüyordur. Ben öyleyim işte.
  Yara kabuk bağlasa da zamanla azalmış hatta geçmiş izlenimi verse de izi hep kalıyor.
  Kardeşimin geride bıraktığı kendine güven dolu onurlu bir yaşamıyla gururlanırken bile bir anda gözlerim doluverir.
  Anılar canlanır hafızamda, gözlerimde, kulaklarımda ve düşüncelerimde.
  İstanbul Devlet Konservatuarı’na girebilmek için katıldığı sınavda “bir müzik aleti çalıp çalamayacağı” sorulunca daha 14 yaşında olmasına karşın verdiği
  “Bağlama çalıyorum ama Arif Sağ, Yavuz Top, Nida Tüfekçi gibi bağlama ustaların yanında çalmam ustalara saygısızlık olur bu nedenle sınavı kazanamayacağımı bilsem bile çalmam” diyebilecek kadar öz güveni olan biriydi kardeşim.
  Sınavı kazanmakla kalmadı çok kısa bir sürede Arif Sağ’ın en beğendiği öğrencisi oldu. Bir gün okuluna gittim ve Arif Sağ’a durumunu sordum. Arif Sağ ayağa kalktı. Cebinden bir mızrap çıkarıp
  “Bak kardeşim, benim artık İsmail’e verecek bir şeyim kalmadı. Benim ondan fazlalığım adım ve bu mızrabım. Onlar da bana kalsın. Bu çocuğun yaşını büyütebilirseniz büyütün, liseyi dışarıdan bitirebilirse bitirsin ve yüksekokul konumunda olan bölümümüze sınava girsin.”dediğinde bize de bu öneriye uymak düşmüştü.
  Bir yandan liseyi dışarıdan bitirmek için çalışırken bir yandan da masraflarını karşılayabilmek için konserler veriyordu. Her yöreyi ve her sanatçının söylediği türküleri kusursuz yorumluyordu çünkü. Özellikle de çok sevdiği ağabeyi kadar yakın bulduğu Sadık Gürbüz’ü ve o günlerin en ünlü sanatçısı Zülfü Livaneli’yi.
  Bir gün arkadaşlarıyla İstanbul’a konsere gelen Zülfü Livaneli’yle tanışmaya gitti. Orda arkadaşları Zülfü Livaneli’ye “İsmail bize sık sık sizin türkülerinizi çalar” deyince Zülfü Livaneli bağlamasını kardeşime uzatmış ve birkaç parça çalmasını istemiş. Kardeşim çalınca da sarılıp öptükten sonra kutlamış ve
  “İsmail sen mi beni taklit ediyorsun? Yoksa bundan sonra ben mi seni taklit edeceğim? Buna karar veremedim” diyerek övgü dolu sözler söylemiş.
  Kardeşim eve geldiğinde olanları büyük bir sevinç ve mutlulukla anlattıktan sonra “Elbette ben sizi taklit ediyorum. Bunu bildiği halde Zülfü Livaneli gibi bir sanatçı beni böylesine övgü dolu sözlerle onurlandırdığına göre ileride büyük bir sanatçı olabilirsem sizin bu tavrınızı da taklit edeceğim.” yanıtını verdiğini de gözlerinin içi parlayarak anlattı.
  Kardeşim liseyi dışarıdan bitirdiği yıl ben de öğretmen olarak atandım. Görevime başlamak için giderken “Artık ben öğretmen oldum. Geçimini sağlamak için konserlere gitmene gerek kalmayacak. Sen şiirlerini yazar, bestelerini yaparsın. Kendini daha da geliştirerek okulunu bir an önce bitirirsin. Bundan böyle giderlerini ben karşılayacağım.” diyerek ayrıldım.
  17 Temmuz 1978’de göreve başladığım için ilk maaşımı Ağustos ayında aldım. 31 Ağustos 1978’de kardeşim eli kanlı katiller tarafından öldürüldü. İlk maaşım da kardeşimin cenaze gideri oldu.
  İşte bu acıyı hala kaldıramıyorum. Kardeşimin cenazesini almak için gittiğim Kayseri’de gördüğüm 8 saatlik işkenceyi de.
  Kardeşim öldürülmeseydi birkaç gün sonra konservatuarın Üniversite statüsündeki bölümünün sınavlarına girecekti. Liseyi bir yılda dışarıdan bitirmişti çünkü.
  Giremediği sınavdan önce sevgili okul arkadaşları bir bildiri dağıtarak kardeşimi andılar. Bildirinin bir bölümünde  “Unutmadık/Unutamadık İsmail’i/Kızıl bir tomurcuk gibi kanıyor/Yokluğu yüreğimizde/Sesi türkülerimizde/Bağlamalarımızda eli/Unutamayız İsmail’i” yazıyordu.
  Ben de kardeşimin okul arkadaşlarını unutamadım, unutmayacağım da… Kız-erkek demeden kardeşimin yerine koydum her birini. Seslerini kardeşim gibi duyarken her birine sarılınca kardeşimin kokusunu alıyorum sanki.
  Ne onlar bizi unutmaya niyetli ne de biz onları… Bir de İsmail’i unutamadık…
  Unutamayız İsmail’i… Kızıl bir tomurcuk gibi kanıyor/Yokluğu yüreğimizde/Türküleri dilimizde/Bağlaması elimizde/Ezgileri telimizde/Sesi türkülerimizde/Bağlamalarımızda eli/Unutamadık/Unutamayız İsmail’i…

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 95
2. Fenerbahçe 36 84
3. Samsunspor 36 64
4. Beşiktaş 36 62
5. Başakşehir 36 54
6. Eyüpspor 36 53
7. Trabzonspor 36 51
8. Göztepe 36 50
9. Rizespor 36 49
10. Kasımpaşa 36 47
11. Konyaspor 36 46
12. Alanyaspor 36 45
13. Kayserispor 36 45
14. Gaziantep FK 36 45
15. Antalyaspor 36 44
16. Bodrum FK 36 37
17. Sivasspor 36 35
18. Hatayspor 36 26
19. A.Demirspor 36 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 38 72
2. Gençlerbirliği 38 68
3. Karagümrük 38 66
4. İstanbulspor 38 64
5. Bandırmaspor 38 64
6. Erzurumspor 38 64
7. Boluspor 38 61
8. Iğdır FK 38 58
9. Amed Sportif 38 57
10. Ahlatçı Çorum FK 38 54
11. Ümraniye 38 53
12. Esenler Erokspor 38 52
13. Sakaryaspor 38 51
14. Keçiörengücü 38 51
15. Manisa FK 38 48
16. Pendikspor 38 48
17. Ankaragücü 38 48
18. Şanlıurfaspor 38 40
19. Adanaspor 38 30
20. Yeni Malatyaspor 38 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 38 84
2. Arsenal 38 74
3. M.City 38 71
4. Chelsea 38 69
5. Newcastle 38 66
6. Aston Villa 38 66
7. N. Forest 38 65
8. Brighton 38 61
9. Bournemouth 38 56
10. Brentford 38 56
11. Fulham 38 54
12. C.Palace 38 53
13. Everton 38 48
14. West Ham United 38 43
15. M. United 38 42
16. Wolves 38 42
17. Tottenham 38 38
18. Leicester City 38 25
19. Ipswich Town 38 22
20. Southampton 38 12
Takımlar O P
1. Barcelona 38 88
2. Real Madrid 38 84
3. Atletico Madrid 38 76
4. Athletic Bilbao 38 70
5. Villarreal 38 70
6. Real Betis 38 60
7. Celta Vigo 38 55
8. Rayo Vallecano 38 52
9. Osasuna 38 52
10. Mallorca 38 48
11. Real Sociedad 38 46
12. Valencia 38 46
13. Getafe 38 42
14. Espanyol 38 42
15. Alaves 38 42
16. Girona 38 41
17. Sevilla 38 41
18. Leganes 38 40
19. Las Palmas 38 32
20. Real Valladolid 38 16