01.06.2025, 23:16

Bazlamacı Apartmanı ya da Septembvriana(*) ile yüzleşme

İstanbul’un son 150 yılına tanıklık etmiş pek çok bina bulunmakta. Öyle ki “İstanbul’un Apartmanları” adlı bir kitap yayınlansa kalın bir cilt oluşturur yazılanlar. Gerçi bu adı taşıyan bir kitap var, var olmasına var da kitap binaların mimari özelliklerini anlatmakta. Oysa benim sözünü etmek istediğim binaların tanık oldukları yaşanmışlıklar. Kimi romanlara konu olmuştur bu binaların Afrika Han (Hulki Bey ve Arkadaşları) Kroker Palas (Çamlıca’nın üç gülü), Kimi romanlara doğrudan kendi adlarını vermiştir Botter Apartmanı, Frej Apartmanı gibi, kimi de tanıklıkları le tarihte yer edinmişlerdir kendilerine. Bugün sözünü etmek istediğim “Bazlamacı Apartmanı” gibi

Bu apartmanın öyküsünü izlemek için 100 yıl geriye, Cumhuriyetin ilk yıllarına gidelim.

1930 lu yıllar İstanbul ticaret yıllığında dört gazoz imalathanesinin adı geçiyor. Bunlardan biri de Olimpos.

Eskiler bilirler. ABD patentli içeceklerin dünyayı istila etmediği yıllarda son derece popüler bir yaz içeceği idi gazoz. Her şehrin de kendi gazozları vardı. Olimpos da İstanbul gazozlarından biri ve kanımca en popüleri idi.

Grigoris Vaslamatzis (Bazlamacı) Malakopi (Derinkuyu) bölgesinden. Kapadokya Rumlarından biri yani. Ailesi ile birlikte göç etmiş İstanbul’a ve Samatya’ya yerleşmiş. İşte Bay Vaslamatzis Olimpos gazozlarının kurucusudur. Sirkeci semtinde kurduğu imalathanede üretirmiş dillere destan gazozlarını.

Kaliteli ürün, doğru pazarlama stratejisi markanın bilinirliğini yaratıp kurucusuna da para kazandırmış doğal olarak. O da eline geçen parayı har vurup harman savurmadan değerlendirip Cihangir’de bir apartman inşa etmiş “Bazlamacı Apartmanı” inşa edildiği tarihten bu yana geçen yılların yıpratamadığı bir bina burası. Ancak binanın sağlamlığı değil konumuz. Tanıklıkları.

Bay Grigoris buraya yerleşmekle kalmamış. Kendi soyadını taşıyan tüm ailelerin de buraya yerleşmesini sağlamış, böylece bir aile apartmanı olmuş burası.

Sadece bir daire, giriş katındaki daire bir yabancıya kiralanmış. Bir İtalyan aile oturmakta imiş burada.

Grigoris’in oğlu burada damat oldu, torunları burada dünyaya geldiler. Yıllarca mutlu bir yaşam sürdürdü burada Bazlamacı ailesi.

1955 yılı sonbaharına kadar.

5 Eylül 1955 akşamüzeri

Apartman görevlisi Mehmet Efendi

- Olaylar çıkabilir, dışarı çıkmazsanız iyi olur.

Uyarı yerine getirildi aile tarafından. O gece ve ertesi gün hiç çıkmadılar dışarıya. Apartman görevlisi karşıladı tüm gereksinmelerini.

Mehmet Efendi’nin uyarısı ve (belki de) çabası sonucu aile fertlerini fiziksel bir zarara uğramadılar ama ekmek tekneleri olan Olimpos gazoz imalathanesi tahrip edildi. Üretimde kullanılan araç gereç, şişeleme makinesi ve gazoz şişeleri paramparça edildi 6 Eylül de.

Eziyet bununla da kalmadı. Sürekli tacizlere tehditlere maruz kaldı aile. Önce bin güçlükle toparlayıp yeniden çalıştırmaya başladıkları gazoz imalathanesini devretmek zorunda kaldılar. Sonra terk etmeye zorlandılar ata topraklarını. Geride anılarını ve ailenin tek bir ferdi Bay Grigori’nin kızı Olimpia Dimitriadu’yu bırakarak (Bayan Olimpia maruz kaldığı tüm baskılara karşın baba evini terk etmedi. 1980 li yıllarda burada veda etti yaşama)

Ailenin geri kalan fertlerini zor bir yaşam bekliyordu Atina’da. Özellikle o tarihte henüz yedi yaşında olan küçük Grigoris (Bay Gregoris’in torunu) için. Küçük çocuğun şivesi ile alay ediliyor, oyunlarda hep dışlanıyordu.

Zorluklara göğüs gererek Atina’da tutunmaya çalıştı aile. Başardı da. Yeni bir yaşam kurdular kendilerine. Çok özledikleri halde ziyaret için bile dönmediler İstanbul’a. Memleketlerinden kovulmak ağırlarına gitmişti.

Küçük Grigoris ise zamanla yeni şehrine alıştı. Atina Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirip doktor oldu. Kariyerini geliştirdi zamanla profesör unvanını aldı.

Bazlamacı apartmanı parça parça satıldı. Dairelerden birinin yeni sahibi Gülsün ve Sadık Karamustafa çifti idi.

Ülkenin en bilinen grafik tasarımcılarından biri olan Sadık Bey de, resim, enstalasyon, gravür ve sinema gibi pek çok sanat dalında başarılı çalışmalar yürütmüş Gülsün hanım da mahallenin geçmişini, sadece 6-7 Eylül’de değil, 1964 sürgünü ve 1974 Kıbrıs çıkarması sonrasında da semtin önemli bileşenlerini yitirmiş olduğunu bilmekte idiler. Bilgilerini mahallenin kalanları ile kurdukları dostluklar sayesinde pekiştirdiler.

Gülsün Karamustafa bizim cenahın yabancısı değildir. Yunanistan iç savaşının Kapitan Kemal’i, Türkiye solunun gözbebeği, Mihri Belli ağabeyimiz dayısıdır bu müstesna sanatçımızın. Aileden gelen solcu kültür sanatçı duyarlılığı ile birleşince zor olmaz Gülsün Karamustafa’nın çözmesi binanın şifrelerini. Maliki oldukları dairenin hiçbir yerini değiştirmeden olduğu gibi korumaya karar verirler eşi ile birlikte.

Yıl 2000

Atina Üniversitesi Tıp fakültesi profesörü Grigoris henüz yedi yaşına gelemeden terk etmek zorunda bırakıldığı kenti ziyarete geliyor. Belleğinden silinmemiş doğduğu kent. Kimseye sormadan, harita kullanmadan ulaşıyor Sirkeci’ye. Niyeti Gazoz imalathanesine ulaşmak. Binanın yıkılmış olduğunu görünce içinde de bir şeyler yıkılıyor adeta. Bu yıkıntının yarattığı gerginlik ile ulaşıyor Taksim’e oradan Cihangir. Doğmuş olduğu evi nasıl bulacağını bilememenin yarattığı stres üzerinde. Binayı sapasağlam görmenin coşkusu içinde yaklaşıyor ve farklı bir gözle bakmaya başlıyor Bazlamacı apartmanına.

Gülsün Karamustafa alışverişten dönmüş evine girmek üzeredir o sırada. Bir an göz göze gelirler Grigoris ile. Ondaki bakışların farklılığını hisseder sanatçımız. Sanatçı zekâsı işte. Kısa bir kapı önü sohbeti ardından içeri davet eder bu tanımadığı insanları.

Birkaç kadeh şarap eşliğinde derinleşip doyumsuzluğa ulaşan bir sohbet. Son derece heyecanlı idi Profesör Bazlamacı. Aslına dokunmaksızın bakımı gerçekleştirilmiş evin içinde olmanın mutluluğu ile, penceresinin kulplarına kadar tanıdığı dairede kısa süreli de olsa tekrar yaşamakta olmanın coşkusu ile anlattı öyküsünü. Aslında sıradan bir öyküdür bu. İstanbul’da hayata merhaba dedikten sonra kenti terk etmeye zorlanmış yüz binlerde insanın ortak öyküsü idi. Ancak bu öyküyü kahramanlarından birinden dinlemek etkilemişti Karamustafa’yı. İki aile arasında sağlam bir dostluğun temeli böyle atıldı.

Yıllar yılları kovaladı. Dostluk pekişti karşılıklı ziyaretler, misafirlikler birbirini izledi.

2010 yılında Atina müzesi müdürü Anna Kafetsi uzun süreden beri tanıdığı Gülsün Karamustafa’ya bir öneri sundu.

Bizim müze için bir proje yapar mısın? Konu serbest

Öneriyi sevinçle karşıladı sanatçımız. Hemen işe koyuldu ve Bazlamacı apartmanını bütün ayrıntıları ile betimleyen bir maket yaptı.

Maketi bir Ermeni nakliyatçı büyük bir itina ile ulaştırdı Atina’ya

Bir Türk sanatçının eseri, Ermeni nakliyatçının lojistiği ve Atina’da sergilenen eseri on binlerde İstanbul kökenli Rum’un göz yaşları ile izlemesi.

İstanbul budur işte

Gülsün Karamustafa’nın çalışması Septembvriana ile bir yüzleşme anlamını taşımakta idi adeta.

Ve

İstanbul Rumlarına ait bir varlığın , yıllar sonra sembolik bir maket halinde bile olsa gerçek sahiplerine iadesi idi aynı zamanda

Sergi çok büyük bir izleyici kitlesine ulaştı.

Yaklaşık olarak aynı dönemde Tomris Giritlioğlu tarafından yönetilmiş olan “Güz Sancısı” filmi de vizyona girmişti. Bu filmin bazı sahnelerinde de yer verilmişti Bazlamacı apartmanına.

Ardışık olarak gerçekleşen bu iki etkinlik sonrası Bazlamacı apartmanı İstanbullu olmayı başarabilenlerin belleğinde kalıcı izler bırakırken Septembvriana ile yüzleşmenin de simgesi oldu onların nazarında.

(*) SEPTEMBVRİANA ((Eylülde olanlar) 6-7 eylül vahşetini tanımlamak için kullanılan ifade)

Yorumlar (2)
Atina 7 ay önce
Bilmiyordum Olimpos gazozlarının hikayesini. Teşekkür ederim.
Hakkı Taşdemir 7 ay önce
Değerli Atina, ilgi gösterdiğiniz için ben teşekkür ederim
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 39
2. Trabzonspor 16 35
3. Fenerbahçe 15 33
4. Göztepe 16 29
5. Beşiktaş 16 26
6. Samsunspor 16 25
7. Gaziantep FK 16 23
8. Başakşehir FK 16 20
9. Kocaelispor 16 20
10. Alanyaspor 16 18
11. Çaykur Rizespor 16 18
12. Konyaspor 15 16
13. Gençlerbirliği 16 15
14. Kasımpaşa 16 15
15. Antalyaspor 16 15
16. Kayserispor 16 14
17. Eyüpspor 16 13
18. Fatih Karagümrük 16 9
Takımlar O P
1. Amed SK 17 35
2. Pendikspor 17 33
3. Esenler Erokspor 17 32
4. Bodrum FK 17 31
5. Çorum FK 17 29
6. Iğdır FK 17 29
7. Erzurumspor FK 17 27
8. Boluspor 17 26
9. Bandırmaspor 17 26
10. Serik Belediyespor 17 25
11. Keçiörengücü 17 22
12. Sivasspor 17 21
13. Van Spor FK 17 21
14. İstanbulspor 17 21
15. Manisa FK 17 19
16. Sakaryaspor 16 19
17. Ümraniyespor 17 18
18. Sarıyer 17 17
19. Hatayspor 16 5
20. Adana Demirspor 17 2
Takımlar O P
1. Arsenal 16 36
2. Manchester City 16 34
3. Aston Villa 16 33
4. Chelsea 16 28
5. Crystal Palace 16 26
6. Liverpool 16 26
7. Sunderland 16 26
8. Manchester United 15 25
9. Everton 16 24
10. Brighton & Hove Albion 16 23
11. Tottenham 16 22
12. Newcastle United 16 22
13. Fulham 16 20
14. Brentford 16 20
15. Bournemouth 15 20
16. Nottingham Forest 16 18
17. Leeds United 16 16
18. West Ham United 16 13
19. Burnley 16 10
20. Wolverhampton 16 2
Takımlar O P
1. Barcelona 17 43
2. Real Madrid 16 36
3. Villarreal 15 35
4. Atletico Madrid 17 34
5. Espanyol 16 30
6. Real Betis 15 24
7. Athletic Bilbao 17 23
8. Celta Vigo 16 22
9. Sevilla 16 20
10. Getafe 16 20
11. Elche 16 19
12. Deportivo Alaves 15 18
13. Rayo Vallecano 15 17
14. Mallorca 16 17
15. Real Sociedad 16 16
16. Osasuna 16 15
17. Valencia 16 15
18. Girona 16 15
19. Real Oviedo 16 10
20. Levante 15 9