30.06.2022, 09:56

NATO zirvesi toplanırken

Bugün ve yarın Madrid’de toplanacak olan NATO Zirvesi’nin gündeminin aşağıda yer alan dördüncü maddesine göre, bu Zirvede İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği gerçekleştirilecek (Türkiye bu yeni üyeliklere olan itirazını son anda geri çekti).

“IV. Ortaklıkları güçlendirmek ve Açık Kapı Politikasını sürdürmek:

Otoriter rejimlerin güvenliğimizi tehdit ettiği bir stratejik rekabet çağında, NATO aynı düşünceye sahip ülkeler ve kuruluşlarla daha da yakın çalışmalıdır. NATO’nun Avrupa Birliği ile ortaklığı eşi görülmemiş bir düzeye ulaşmıştır. Finlandiya ve İsveç, Açık Kapı Politikasının önemini ispatlayan bir biçimde, NATO'ya katılmak için tarihi kararlar almıştır. Bu Zirve’de NATO ayrıca, Gürcistan’a ve diğer ortaklara yeteneklerini geliştirmeleri ve dayanıklılıklarını güçlendirmeleri için desteğini artıracaktır. Asya-Pasifik ortaklarımız olan Avustralya, Japonya, Kore Cumhuriyeti ve Yeni Zelanda’nın liderleri ilk kez bir NATO Zirvesi’ne katılacaklar”. (1)

Yeni hedef Çin’i mi kuşatmak?

Bu toplantıya Japonya ve Avustralya gibi Asya Pasifik Bölgesinin emperyalist devletlerinin liderlerinin de ilk kez katılacak olması, NATO’nun sözde savunmasının sadece Avrupa’yı değil, gelecekte Asya’yı da kapsayacağını gösteriyor. Kısaca, ABD ve AB emperyalizminin yeni stratejisi artık sadece işgalci Rusya’yı değil, bir diğer emperyalist güç olan Çin’i de kuşatmak.

Çünkü hemen bütün projeksiyonlar Çin’in sadece askeri güç olarak değil, 2030’lı yıllardan itibaren dünyanın en büyük ve en dayanıklı ekonomik gücü olarak küresel jeopolitikte belirleyici olacağını ortaya koyuyor.

Küresel finans kapitalin en öndeki temsilcilerinden olan Goldman Sachs’ın aşağıdaki tespiti de bu genişleme/kuşatmanın, iktisadi zorunluluklar anlamında, alt yapısının oluştuğunu gösteriyor. Kuruluş 2021 yılı sonrasını ‘Post Modern Döngü Dönemi’ olarak niteliyor ve bu dönemin temel özelliklerini şöyle sıralıyor (2):

Giderek artan yüksek enflasyon ve düşük ekonomik büyüme hatta küçülme riski (stagflasyon), daha kapsamlı devlet müdahaleleri (regülasyon), varlık fiyatlarındaki yüksek oynaklık, sıklaşan kısa dönemli döngüler, pahalı işgücü ve emtia (kıt ve göreli olarak pahalı işgücü ve enerji), kâr oranlarındaki ve kârın milli gelir içindeki payındaki gerileme, yüksek faiz nedeniyle düşen reel yatırım getirisi, kapsamlı devlet müdahaleleri (kamu sektörünün milli gelir içinde artan payı, artan kamu borçları ve savaş harcamaları), küreselleşme karşısında artan bölgeselleşme (yeni teknolojiler, daha ucuz ve emek yoğun yerel üretim olanakları).

Kapitalizm var oldukça emperyalist savaşlar kaçınılmaz

Özetle, Goldman Sachs içinde bulunduğumuz dönemin 1980’li yıllarda başlayan neo liberal dönemden farklı olduğunun altını çiziyor. Yüksek enflasyonla birlikte iktisadi durgunluğun bir arada yaşanabileceği bir stagflasyonist dönemin önünün açıldığını, küreselleşmenin içe dönmeye başladığını, yani bölgeselleşme ve yerelleşmenin öne çıkacağını (özellikle de gıda arzı açısından) ve sermayenin kâr oranlarında düşüşün yaşanabileceğini, buradan hareketle de yeni savaşların çıkabileceğini öngörerek, savaş harcamaları da dâhil olmak üzere devlet harcamalarının ve devletin ekonomiye müdahale biçimi olan regülasyonların artacağını vurguluyor.

Dünya işçi sınıfı ve halklarının gündemi ne?

Dünyanın egemenleri gelecekle ilgili olarak böyle tahminlerde bulunuyorlar ve bu çerçevede kendi sınıfsal çıkarları doğrultusunda (bir büyük savaş çıkarmak da dâhil olmak üzere) her türlü senaryoya hazırlık yapıyorlar.

O halde biz, dünyanın emekçi sınıfları ve ezilen halkları, ne yapacağız, bizim öngörümüz ne? Oturup onların ne yapabileceklerini tahmin etmekle ya da yaptıklarını endişe ve korku içinde izlemekle mi yetineceğiz?

Yoksa insanlığın ve gezegenin sonunu getirebilecek bu gidişata dur diyecek bir örgütlü mücadelenin içine girecek ve barış içinde, ezen ve ezilenlerin olmadığı başka bir dünyanın mümkün olabileceğini gösterebilecek miyiz?

Anahtar sözcükler: Çin, Emperyalizm, Kapitalizm, NATO, Savaş.

Dip notlar:

  1. (23 June 2022).
  2. P. Oppenheimer, G. Jaisson, S. Bell, L. Peytavin and F. Graziani, The Postmodern Cycle, Positioning for secular change, Goldman Sachs Global Strategy Paper no. 56 (9 May 2022).
Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 39
2. Trabzonspor 16 35
3. Fenerbahçe 15 33
4. Göztepe 16 29
5. Beşiktaş 16 26
6. Samsunspor 16 25
7. Gaziantep FK 16 23
8. Başakşehir FK 16 20
9. Kocaelispor 16 20
10. Alanyaspor 16 18
11. Çaykur Rizespor 16 18
12. Konyaspor 15 16
13. Gençlerbirliği 16 15
14. Kasımpaşa 16 15
15. Antalyaspor 16 15
16. Kayserispor 16 14
17. Eyüpspor 16 13
18. Fatih Karagümrük 16 9
Takımlar O P
1. Amed SK 17 35
2. Pendikspor 17 33
3. Esenler Erokspor 17 32
4. Bodrum FK 17 31
5. Çorum FK 17 29
6. Iğdır FK 17 29
7. Erzurumspor FK 17 27
8. Boluspor 17 26
9. Bandırmaspor 17 26
10. Serik Belediyespor 17 25
11. Keçiörengücü 17 22
12. Sivasspor 17 21
13. Van Spor FK 17 21
14. İstanbulspor 17 21
15. Manisa FK 17 19
16. Sakaryaspor 16 19
17. Ümraniyespor 17 18
18. Sarıyer 17 17
19. Hatayspor 16 5
20. Adana Demirspor 17 2
Takımlar O P
1. Arsenal 16 36
2. Manchester City 16 34
3. Aston Villa 16 33
4. Chelsea 16 28
5. Crystal Palace 16 26
6. Liverpool 16 26
7. Sunderland 16 26
8. Manchester United 15 25
9. Everton 16 24
10. Brighton & Hove Albion 16 23
11. Tottenham 16 22
12. Newcastle United 16 22
13. Fulham 16 20
14. Brentford 16 20
15. Bournemouth 15 20
16. Nottingham Forest 16 18
17. Leeds United 16 16
18. West Ham United 16 13
19. Burnley 16 10
20. Wolverhampton 16 2
Takımlar O P
1. Barcelona 17 43
2. Real Madrid 17 39
3. Villarreal 15 35
4. Atletico Madrid 17 34
5. Espanyol 16 30
6. Real Betis 15 24
7. Athletic Bilbao 17 23
8. Celta Vigo 16 22
9. Sevilla 16 20
10. Getafe 16 20
11. Elche 16 19
12. Deportivo Alaves 16 18
13. Rayo Vallecano 15 17
14. Mallorca 16 17
15. Real Sociedad 16 16
16. Osasuna 16 15
17. Valencia 16 15
18. Girona 16 15
19. Real Oviedo 16 10
20. Levante 15 9