banner100

12.11.2022, 11:08

O, Bir İnsandı…

İnsanlar yaşamda yaptıklarıyla ve bıraktıkları eserlerle anılırlar.

Mustafa Kemal Atatürk 57 yıllık kısa yaşamına sığdırdıklarını yapabilmek için;

“Çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydı, bu yaptıklarımın hiçbirini yapamazdım.”diyerek başarısının sırrını söylüyor.

Yaşamına sığdırdığı okuduğu kitap sayısı (bilinen) 3997’dir.

Dergi, harita, atlas ve nota albümleri dışında satır altları çizilmiş, kenarlarına notlar düşülmüş, altı ayrı dilde okunmuş kitaplar…

  • 1233 Tarih, Coğrafya ve Biyografi,
  • 121 Felsefe,
  • 161 Dini,
  • 387 Dil Bilim,
  • 261 Askerlik,
  • 204 Siyasal Bilimler,
  • 150 Hukuk alanında…

Asıl düşünmemiz gereken, bu kitapları ne zaman ve nasıl topladığı ve okuduğudur.

1900’lerin başında kitabevleri ve kütüphaneler mi vardı?

Savaş yılları, yokluk yılları…

26 Ağustos Büyük Taarruz gecesi Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu romanını okuyacak kadar okumaya sevdalı…

Çankaya Köşkünün Kütüphanecisi Nuri Ulusu’nun gözlemi ve bir anısı Mustafa Kemal Atatürk’ün düşünce yapısını görmek için önemlidir.

“Kitap okurken altını muhakkak kırmızı kalemle çizerdi. Önemli olmaya yerleri ise ya mavi ya da kurşun kalemle çizerdi. Ama müthiş bir hızlı okuma tekniğine sahipti.

Nuri Ulusu, Atatürk’ün her çıktığı yolculukta okuyacağı kitapları hazırlıyor. Yine bir yolculuk öncesi Kütüphanede hazırlık yaparken;

…iki tane cephane sandığını, muhafız alayı erleri getirip kütüphaneye koyuverdiler ve gittiler. ...Atatürk içeri geldi, benim şaşkın şaşkın baktığımı görünce, ‘Ne o Nuri oğlum, şaşırdın değil mi? Şaşırma, şaşırma savaşta bunlarla cephane taşırdık, …bu sandıklar benim için önemlidir. Şimdi o savaş bitti, yeni bir savaşımız başlıyor. O da kültür ve sanat savaşımızdır ve okumakla, kitapla olur. İşte şimdi cephane taşıdığımız o sandıklara kitaplarımı koy, bu sandıklarla taşınsın, cephanenin yerini artık kitaplar alsın’ dedi.”

*

Önce kendi aydınlandı sonra milleti aydınlattı…

Okumakla kalmadı, kitaplar da yazdı.

Askerlik mesleği ile ilgili 2’si çeviri 6 kitap ile Nutuk, Medeni Bilgiler ve Geometri kitabı.

  1. Tâbiye Meselesinin Halli ve Emirlerin Sureti Tahririne Dair Nesayih
  2. Takımın Muharebe Talimi (Almanca’dan çeviri- 1908)
  3. Cumalı Ordugâhı- Süvari: Bölük, Alay, Liva Talim ve Manevraları (1909)
  4. Tâbiye ve Tatbikat Seyahati (1911)
  5. Bölüğün Muharebe Talimi (Almancadan çeviri- 1912)
  6. Zabit ve Kumandan ile Hasbihal (1918)
  7. Nutuk (1927)
  8. Vatandaş İçin Medeni Bilgiler (Prof. Dr. Afet İnan adıyla yayımlandı, 1930)
  9. Geometri (isimsiz yayımlandı) (1937)

Nutuk; Bir liderin belgeleri ile Kurtuluş Savaşını anlattığı bir benzeri olmayan belgesel bir tarih kitabıdır.

Medeni Bilgiler; Devletin kurucusu, gelecek kuşakların öğrenmesi için “millet ne demek, devlet ne demek, kurumları nedir, yönetim şekilleri nelerdir, devletin vatandaşa – vatandaşın devlete karşı görevleri nelerdir, seçim, siyaset, belediye, vergi nedir…” diye kitap yazıyor ama kitabı kendi adıyla bastırmıyor.

Geometri: Terimlerin Türkçe karşılıklarını bulan Mustafa Kemal Atatürk, geometri öğretenlere ve geometri kitabı yazmak isteyenlere kılavuz olması düşüncesiyle geometrinin temel bilgilerini içeren 43 sayfalık bu kitabı hazırlıyor. Bu kitaba da adını yazdırmıyor.

*

Daha İstanbul’da iken hayalini kurduğu, yol haritasını çizdiği, stratejisini planladığı ve uyguladığı hedefe ulaşacaksın, Türkiye Cumhuriyeti Devletini kuracaksın ve 10’uncu yılında Halkın karşısına çıkıp o haklı gururu aşağıdaki iki cümleye sığdıracaksın;

…Bu anda büyük Türk Ulusunun bir bireyi olarak, bu kutlu güne kavuşmanın en derin sevinci ve coşkunluğu içindeyim.

…On beş yıldan beri, giriştiğimiz işlerde başarı vaat eden çok sözlerimi işittin. Mutluyum ki, bu sözlerimin, hiçbirinde, ulusumun, hakkımdaki güvenini sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım.

Lider, Başkomutan, Devlet Adamı gibi nitelemeler kolay kazanılmıyor. Söylemlerinde “Ben” demeyen Mustafa Kemal Atatürk’ün 10’uncu yıl nutkundaki “Ben” nitelemesi ile söyledikleri Ulus’una karşı hesap vermenin huzuru ve mutluluğunun bir ifadesidir.

Ben duygusundan uzak, Ulus’u ile bu kadar özdeşleşmiş ve bütünleşmiş bir liderin halkın içindeki duruşu ve davranışlarından bugünün “liderlerinin” ve yöneticilerinin ders alması gerekir.

Mustafa Kemal Atatürk ne omuzlarda taşınmıştır ne el etek öptürmüştür ne de Halkla arasına asker ya da polis korumalar koymuştur. Halkı ile barışık, halkın içinde halktan birisi olmanın doğallığını yaşayan bir lider, bir devlet adamı…

Bugünün “liderlerinin” neden zırhlı arabalar içinde ve yüzlerce korumalarla geziyor sorusunun yanıtı kendiliğinden ortaya çıkıyor.

Halkına güvenen ve halkın güvendiği liderle, halkına güvenemeyen ve halkın güvenmediği liderler arasındaki farkı görüyoruz.

*****

İnsanlar doğar, yaşar ve ölür.

Mustafa Kemal Atatürk de bir insandı.

Doğdu, yaşadı ve bedenen öldü.

Bugün düşünceleriyle, yaptıklarıyla ve eserleriyle yaşamaya devam ediyor…

  • Düşünceleri Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluş İlkelerindedir,
  • Yaptıkları kalkınan ve gelişen bağımsız demokratik laik bir devlet, çağdaş bir ülke, eğitimli ve bilinçli yurttaşların oluşturduğu modern bir toplum yaratmaktır,
  • Kendi söylemiyle en büyük iki eseri Cumhuriyeti ve Cumhuriyet Halk Partisi’dir.

Düşüncelerini, yaptıklarını ve eserlerini yok etmek isteyenlerin hedefinde Cumhuriyet vardır.

Cumhuriyet’i korumak ve yaşatmak görevi ve sorumluluğu ise Cumhuriyeti ilan eden Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve Cumhuriyetin temel öznesi olan yurttaşlara, Halk’a aittir.

Bu görevi yerine getirmenin yolu da Mustafa Kemal Atatürk’ü kişi olarak sevmenin ve toplantılarda adını anmanın ötesinde düşüncelerini, devrimci kimliğini ve yaptıklarını bilmek ve özümsemek, eserlerine sözle değil özüyle sahip çıkmaktır.

*****

Sözün sonu hepimize.

Yitirdiğin Liderinin ardından;

  • İlkelerinin kırılmasına ve değerlerinin yok edilmesine karşı çıkmayacaksın,
  • Yürüdüğü çağdaşlaşma yolundan sapacaksın…

Karanlıkta kalmaya başlayınca da;

  • Kendine güvenmeyeceksin,
  • Kurucu Liderinin düşünceleri ve ilkeleri temelinde bir araya gelemeyeceksin,
  • 99 yıl önce yazılmış marşı söyleyerek heyecanlanacaksın,
  • Ve kurtuluş için O’nu arayacaksın…

Böylesi bir çaresizliğin yanıtını da kendisi veriyor;

“İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal…

İkinci Mustafa Kemal, onu “ben” kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir!

O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur.

O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz.

Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur.”

Yaşamını Halkına ve Ülkesine adayan, kişisel tüm mal varlığını milletine bağışlayan ve miras olarak da bilimi ve aklı bıraktığını söyleyen liderin sözleri geleceğimizi aydınlatacak yoldur.

“Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve ilmin gelişimini inkâr etmek olur...”

Mustafa Kemal Atatürk Demokratik Laik Türkiye’nin ve çağdaş yaşamın simgesidir. O’nu bir kişi olarak görmek, tabulaştırmak ya da karalamak Cumhuriyeti yıkmak isteyenlere hizmet etmek demektir.

Düşünceleriyle, yaptıklarıyla, eserleriyle ve Devrimiyle sonsuza dek yaşayacaktır…

Saygıyla…

Yorumlar (8)
Metin Şenyuva 1 yıl önce
Olağanüstü inanılmaz özelliklre sahip bir asker bir devlet adamı bir dahi. Rabbİn bizlere armağanı. Allah rahmet eylesin. İnşAllah emeklerini heba etmeyiz.
Sait Temur 1 yıl önce
Soluksuz okudum.
Okumakla kalmayıp "yazan" bir lider.
Eline sağlık Tevfik abi.
İmdat şimşek, 1 yıl önce
Sevgili dostum arkadaşım her zamanki gibi yine güzel bir konuya anlamlı bir günde 10 Kasım’ın ardından ülkemizin kurucusu liderimiz için güzel bir çalışman için sizi kutluyor emeğine, yüreğine ve kalemine sağlık diyorum,
Selam ve saygılarımla.
Bülent OLÇUN 1 yıl önce
Büyük insanı anlatmak için hangi konuda ve nereden başlamak lâzım.
Nereden baksan güzel;nereden baksa güzel. Selâm ve sevgilerimle
Remzi Dilan 1 yıl önce
Çok güzel. Eline, aklına, yüreğine sağlık.
İbrahim Acun 1 yıl önce
Atatürk’ü çok güzel belgeleriyle anlatan bu makalemizi de keyifle okudum. Elinize yüreğinize sağlık. Selamlar, sevgiler.
Yavuz Önem 1 yıl önce
İçimizi okur gibi anlattın,Halkıyla bu kadar özdeşleşmiş bir lider sonsuza dek yaşayacaktır.Eline sağlık, selamlar.
Kahmuran Aladağ 1 yıl önce
Kalemine, yürsğine sağlık. ATATÜRKÇÜ aydın, yazarımız. Teşekkürler...
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. Liverpool 34 74
3. M.City 32 73
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 32 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14