16.09.2022, 13:20

Siyasetin Gerçeği ve Çelişkisi

Sözün sonunu baştan söyleyelim,

Demokrasilerde siyasetin gerçeği ekonomidir.

Ülkenin kaynaklarını ve gelirini kullanırken,

Hangi toplum kesimlerine, hangi sınıflara öncelik verileceği,

O siyasi partinin siyasi yelpazedeki yerini gösterir.

Bu da o siyasi partinin ideolojisinin gereğidir.

Bugünün siyasetinde sol-sağ yoktur demek,

40 yıldır gelişmiş ülkeler dışında kalan dünyada,

Neoliberalizmin yerleştirdiği siyaseti kabul etmek demektir,

Ve yanlıştır.

*

Neden mi?

1950’lerden bu yana var olan,

Son 40 yıldır da siyasetin tümünü etkisi altına alan,

Demokrasiye aykırı inanç ve etnik kökene dayalı siyaset anlayışında,

Emek-sermaye çelişkisine yer yoktur.

İnanç ve etnik köken üzerine siyaset yap, istismar et,

Halkı yokluğa, yoksulluğa, işsizliğe mahkum et,

Kaderindir şükret diyerek sömürü düzenini sürdürmeye devam et,

Olmadık gündemler yaratarak Halkı meşgul et,

Ülkeyi de emperyalist dünyaya teslim et.

*

İşçisinden memuruna, çiftçisinden esnafına,

Kobilerden emeklisine kadar emeği ile geçinen Halkın tamamı,

Büyük sermayenin hatta uluslararası sermayenin esiri durumundadır.

Halkın yüzde 95’i yokluğu, yoksulluğu ve işsizliği yaşıyorsa,

Tarlada sanayide üretenler üretimi bırakıyorsa,

Ülkenin kaynakları uluslararası sermayeye teslim ediliyorsa,

Bu sömürü düzeninin ve siyasetinin bir sonucudur.

*

Neoliberal düzenin siyasetiyle,

İnancına ve kökenine göre siyasi duruş gösteren yurttaşlarımız,

Seçtikleri RTE-AKP iktidarının sürdürdüğü bu sömürü düzenin asıl mağdurlarıdır.

Giresun’da Kılıçdaroğlu’nu evinde ağırlayan yurttaşın,

“Hepimiz Müslümanız, elinde Kuran’la geziyordu. Allah, peygamber diye etkileniyorduk. Yalanmış bu. Biz de kanmışız bunlara, sadece ceplerini doldurmuşlar” sözleri,

Bu düzenin gerçek yüzünü ve siyasetin çelişkisini görmek için yeterlidir.

Bu çelişkiden kurtulmak için;

Siyaset gerçek zemini olan emek-sermaye temelinde yapılmalı,

Halka gerçek siyasi kimlikleri ile yaklaşılmalıdır.

*

Seçime doğru giderken,

Muhalefetin Halkın içine girmesi,

Esnafın, çiftçinin, işçinin, memurun, emeklinin dertlerini dinlemesi,

Sorunları çözeceklerinin sözünü vermesi,

Doğrudur.

RTE-AKP iktidarının mağduru olan yurttaşlara verilen bu sözler,

Popülist bir yaklaşım değilse, siyasi bir duruştur.

Emek-sermaye çelişkisinde,

Emekten, çalışandan, dar gelirliden kısacası Halktan yana olmak,

Ve siyasi yelpazenin solunda olmak demektir.

Bugün adı konulmasa da siyasette sol ve sağ vardır.

Yapılacak seçimlerin sonucunda da,

Ya sermaye kazanacaktır,

Ya da emeği ile çalışanlar, Halk kazanacaktır.

*

Ana muhalefet partisinin önderliğinde,

Tamamı sağla, üstelik AKP programını yazanların kurduğu partilerle,

İttifak yapmak ve beraber yol yürümek,

Bugünün siyaset aritmetiği açısından doğru olabilir.

Ancak siyasetin gerçeği açısından çelişkidir.

Muhalefetteki sağ siyasi partiler de bu düzenden şikayet etmekte,

Halkın mağdur olduğunu söylemektedir.

Söylemde Halktan yana olmak ama…

Siyaseti inanca ve kökene göre yapmak,

Neoliberalizmin istediği siyasi düzeni sürdürmek demektir ki,

Bu da ülkemiz siyasetinin aşması gereken temel çelişkidir.

*

40 yıllık bu sömürü düzeni bir seçimde düzelmez denilecektir, doğrudur.

Ülkemizde demokrasinin, hukukun, adaletin, yurtta barışın sağlanabilmesi,

Ülkemizin ve kaynaklarının daha fazla talan edilmemesi,

Devletin tek adam yönetiminden bir an önce kurtulabilmesi,

Parlamenter demokrasiye geçilmesi…

Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Halkın çağdaş geleceği için,

Bu ittifak gereklidir.

Ancak, bu durumun bir geçiş dönemi olması gerektiği,

Ve bu seçimlerin siyasetin gerçek zeminine dönülmesi yolunda,

Önemli bir fırsat olduğu da görülmelidir.

Türkiye’nin yine böylesi bir tek adam düzenine teslim olması istenmiyorsa,

Bu fırsatın doğru değerlendirilmesi gerekmektedir.

Bu konuda neler olması gerektiğini ise haftaya bırakalım.

*

Biliyorum ki, bu noktada;

İnancı ve kökeni nedeniyle mağdur edilen,

“Alevi ve Kürt kökenli yurttaşlarımızın hakları ne olacak” sorusu gelecektir.

Demokratik hukuk devletinde,

Devletin ve devleti yönetenlerin temel görevi;

Ayrım yapmaksızın her yurttaşına,

İnancının ve kökeninin getirdiği hakları sağlamak ve güvence altına almaktır.

Laikliğin, hukuk devletinin, demokrasinin, adaletin,

İnsan hak ve özgürlüklerinin ve çağdaş bir ülke olmanın gereği de budur.

*

42 yıl önce,

24 Ocak kararlarıyla Neoliberalizmin bu sömürü düzenini kurmak için,

12 Eylül’de faşist bir darbeyle,

Silahlı kuvvetler el koydu ülkemizin yönetimine.

Kapatıldı, demokrasinin temel kurumları partiler, sendikalar, dernekler…

Öldürüldü, hapsedildi aydınlar, yurtseverler, devrimciler.

Çağdaş demokrasi ve insan hakları gerekçesiyle,

Yok ettiler emek-sermaye temelinde yapılan siyaseti,

Kurdular inanç ve etkin kökene dayalı siyaseti,

Yerleştirdiler neoliberalizmin bu sömürü düzenini.

Bugün yaşadıklarımız,

12 Eylül faşist darbesinin bir ürünü ve sonucudur.

*

Bu sömürü düzeninin sürdürümcüleri,

Sorgusuz, sualsiz, denetimsiz, yargısız…

Tek başlarına ülkemizi yönetmeye devam etmek için,

Hakaret, baskı, şiddet ve korkuyla…

Seçmen listelerinde ve sandıklarda oyunlarla…

Her türlü yola başvuracaklardır.

Bu düzeninin asıl sahipleri de destekleyecektir.

Ancak bu seçimler;

Halkın 42 yıllık sömürü düzeniyle hesaplaşacağı,

Emeğine, haklarına, özgürlüğüne ve çağdaş yaşamına,

Yurduna ve ülkemizin bağımsızlığına sahip çıkacağı seçimler olacaktır.

*

Ne kadar yasaklanmaya çalışılsa da,

Ne kadar karalanmaya çalışılsa da,

Şanlı Urfa ve İzmir örneği,

Her yaştan gencin buluştuğu meydanlarda milyonlardan yükselen seslerin,

Sahnelerden dile getirilen sözlerin, dileklerin ve özlemlerin,

Seçim sandıklarında buluşacağına,

Cumhuriyetimize ve çağdaş geleceğimize sahip çıkacağına inanıyorum.

İnanmak için sanatçılarımızın sözleri yeterlidir.

Grup Zakkum “Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği çağdaş uygarlık yolunda tam 23 senedir de müziğimizi yapmaya devam ediyoruz.

Ve asla akıldan çıkmasın: Aydınlık karanlıktan korkmaz”

Tarkan "Ne kadar özlemişiz tek yürek olup atmayı. Yasaksız, baskısız, yalansız, içimizden geldiği gibi olmayı, özgürce eğlenmeyi ve gülmeyi. Yeniden umutla dolmayı…

Tüm farklılıklarımızla birbirimize sevgiyle, hoşgörüyle sarılmayı, kucak açmayı…"

Yorumlar (5)
Taylan Kınalı 3 yıl önce
Laik,demokratik Türkiye Cumhuriyetimizi yeniden tesis etmek zorundayız. Bu bizlerin Ata'mıza ve ülkemize borcudur.
Nihal Aydın 3 yıl önce
Devamını oku
Yavuz önem 3 yıl önce
Yarım asrın özeti✅
Yalçın Görgöz 3 yıl önce
İnsanoğlunun varoluşundan bu yana emek-sermaye çelişkisi vardır. Dolayısıyla sağ ve sol görüş ayrılığı da vardır, hep olacaktır. Teşekkürler
Gülefer Akyürek 3 yıl önce
Emeğinize yüreğinize, kaleminize kuvvet versin,okurunuz bol olsun
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 95
2. Fenerbahçe 36 84
3. Samsunspor 36 64
4. Beşiktaş 36 62
5. Başakşehir 36 54
6. Eyüpspor 36 53
7. Trabzonspor 36 51
8. Göztepe 36 50
9. Rizespor 36 49
10. Kasımpaşa 36 47
11. Konyaspor 36 46
12. Alanyaspor 36 45
13. Kayserispor 36 45
14. Gaziantep FK 36 45
15. Antalyaspor 36 44
16. Bodrum FK 36 37
17. Sivasspor 36 35
18. Hatayspor 36 26
19. A.Demirspor 36 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 38 72
2. Gençlerbirliği 38 68
3. Karagümrük 38 66
4. İstanbulspor 38 64
5. Bandırmaspor 38 64
6. Erzurumspor 38 64
7. Boluspor 38 61
8. Iğdır FK 38 58
9. Amed Sportif 38 57
10. Ahlatçı Çorum FK 38 54
11. Ümraniye 38 53
12. Esenler Erokspor 38 52
13. Sakaryaspor 38 51
14. Keçiörengücü 38 51
15. Manisa FK 38 48
16. Pendikspor 38 48
17. Ankaragücü 38 48
18. Şanlıurfaspor 38 40
19. Adanaspor 38 30
20. Yeni Malatyaspor 38 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 38 84
2. Arsenal 38 74
3. M.City 38 71
4. Chelsea 38 69
5. Newcastle 38 66
6. Aston Villa 38 66
7. N. Forest 38 65
8. Brighton 38 61
9. Bournemouth 38 56
10. Brentford 38 56
11. Fulham 38 54
12. C.Palace 38 53
13. Everton 38 48
14. West Ham United 38 43
15. M. United 38 42
16. Wolves 38 42
17. Tottenham 38 38
18. Leicester City 38 25
19. Ipswich Town 38 22
20. Southampton 38 12
Takımlar O P
1. Barcelona 38 88
2. Real Madrid 38 84
3. Atletico Madrid 38 76
4. Athletic Bilbao 38 70
5. Villarreal 38 70
6. Real Betis 38 60
7. Celta Vigo 38 55
8. Rayo Vallecano 38 52
9. Osasuna 38 52
10. Mallorca 38 48
11. Real Sociedad 38 46
12. Valencia 38 46
13. Getafe 38 42
14. Espanyol 38 42
15. Alaves 38 42
16. Girona 38 41
17. Sevilla 38 41
18. Leganes 38 40
19. Las Palmas 38 32
20. Real Valladolid 38 16