Sevgili dostlarım,
Bir yılı daha geride bırakmak üzereyiz.
Bilindiği gibi her yıl, en çok 366 günün sonunda eskiyerek biter ve yerine yenisi gelir. Yaşadığımız her yıl iyi veya kötü bir iz bırakır ve acısıyla-tatlısıyla geride kalarak anılara dönüşür yani.
Gerçek dostluklar; nice 365 veya 366 günleri geride bırakırsa bıraksın güçlenerek eskimeyen bir dirençle ayakta kalır. Önemli olan yollar ayrılsa da yıllar geçse de dost olabilmek ve dost olarak kalabilmektir bir bakıma.
Sizlerden kiminizi yıllardır tanıyorum, kiminizi yıllardır tanıyormuş gibiyim.
Hepinizin ortak paydanız; dostum olmanız, dostlarım olmanızdır.
Geriye şöyle bir baktığımda sizleri tanıdığım için çok mutlu olduğumu ve aldığım her nefeste, yaşadığım her ömürde sizleri görmekten, sizleri anımsamaktan, sizleri hep yanımda hissetmekten ayrı ayrı mutluluk duyuyorum.
İyi ki varsınız, iyi ki sizleri tanımışım, iyi ki dostlarımsınız, iyi ki kalıcı dostluklar oluşturabilmişiz.
Yıllar gelip geçtikçe ömrümüzden bir şeyler alır götürür. Ancak dostluklar öyle değildir. Dostlar ve dostluklar bize hep bir şeyler verir. Kişilik olarak güçlenmemizin yanında mutlu olmamızı sağlayarak yaşama sıkı sıkıya bağlanmamıza katkıda bulunur.
Aramızda yollar, engeller olsa bile dostlarımızı hep yanı başımızda, yakınımızda daha doğrusu arkamızda ve yüreğimizde hissederiz. Yaşama daha farklı bakar daha güçlü bağlanırız. Mutluluklarımızın değeri kurduğumuz dostluklar kadardır.
Sizce de öyle değil mi?
Sizlerle tanıştığım için, sizlere güvenmemi sağlayacak kadar olgun olduğunuz için, dostum olacak kadar alçak gönüllü bireyler olduğunuz için –hepinizle- ayrı ayrı mutluluk duyuyorum.
Hepinizi çok sevdim, çok seviyorum, çok seveceğim de...
Dilerim çocuklarımıza, torunlarımıza kalıcı dostluklar oluşturmaları için örnek olmanın yanında yürüyecekleri bir yol da göstermiş oluruz ve hep böyle içten oluruz, hep böyle çıkarsız kalırız.
Dilerim bir gün bu dünyadan çekip gitsek bile kalıcı dostluğumuzu sağlam bırakırız. Ömrümüzü tamamlasak, dostlarımızı uğurlasak bile dostluklarımızı tamamlamayı, uğurlamayı sizler gibi ben de düşünmüyorum çünkü.
Eski yılın yaklaşık olarak iki günü daha var. "Sayılı gün çabuk geçer" derler gerçekten de öyle oluyor.
Hepinize; doğaya, çevreye, hayvanlara, insanlara zarar vermeyenlerin egemen olduğu, katliamlardan, savaşlardan ırak bir yıl diliyorum.
Hepinize; insan haklarına saygılı bireylerden oluşan, kan davalarının, töre cinayetlerinin olmadığı bir ortamda geçecek bir yıl diliyorum.
Hepinize; yoksulluklardan, yolsuzluklardan, açlıktan arındırılmış tertemiz bir ortamda insanların birbirlerini satmadığı bir yıl diliyorum.
Hepinize; sağlıklı, mutlu, huzurlu, başarılı bir şekilde, istediğiniz güzellikte, sevdiklerinizle ve sevenlerinizle doya doya yaşayacağınız bir yıl diliyorum.
Hepinize; "bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine” yaşayacağımız yılların başlangıcı olacak bir yıl diliyorum...
Hepiniz benim için ayrı birer değer, ayrı birer dünya, ayrı birer gezegensiniz.
Hepinizin yeni yılını kutluyor ve özlem yüklü sevgilerimle öpüyorum. (29.12.2010)
